| Benim neslimin sadece mirası değil aynı zamanda onunla birlikte gelen sorunu da miras olarak nasıl aldığı: Okyanuslarımıza attıklarımızla ilgili bir sorun. | TED | كيف يرثُ جيلنا ليس فقط هذا الإرث ولكن أيضاً المشكلة التي ترافقه: مشكلة ما نرميه في المحيطات. |
| Fakat bitcoinde de bir problem olduğunun farkına vardılar. Çünkü her bitcoin transferi, aslında herkesin gözü önünde muhasebe altında tutuluyor. | TED | ولكن أدركوا بعد ذلك أن ثمَّة مشكلة ما بعملة بيتكوين، لأن كل صفقة تتم بعملة البيتكوين تُسجل علنًا في دفتر حسابات عام. |
| Geçen bendeydi ama çantasını bıraktı ve kardeşinin başının dertte olmasıyla ilgili bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | كانت معي باكراً وتركت حقيبتها وقالت شيء عن كون أختها فى مشكلة ما |
| bir sorun mu var? | Open Subtitles | هل هناك مشكلة ما ؟ |
| Bir derdin olduğunda bana tweet at. | Open Subtitles | فقط قومي بعمل "تويت" إذا وقعت في مشكلة ما |
| Aslında, senin başının bir çeşit belada olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | في الواقع , كل ما قالته هو أنك واقع في مشكلة ما |
| Durum iyi görünmüyor. Bir terslik olmalı. | Open Subtitles | هذا لا يبدو جيداً مشكلة ما حصلت |
| Bir tür belaya bulaşmış ise bunun benimle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | إن كان قد تورّط في مشكلة ما فلا علاقة لي بذلك |
| Çoğu insan sorunu olduğunda bunu çözmek için gayretle çalışır. | Open Subtitles | عندما يواجه معظم الأشخاص مشكلة ما يعملون بجد لحل تلك المشكلة |
| Ona bir sorun yaratmak zorunda kaldık, çünkü Milo'yu yarattığımız zaman onun biraz şımarık bir çocuk olduğunu fark ettik. | TED | وكان يتوجب علينا ان نصنع مشكلة ما لانه عندما اخترعنا مايلو اول مرة ادركنا انه سوف ينمو ليصبح طفل مزعج وهذا الواقع .. |
| Haydi tatlım bir sorun olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | بربكِ يا عزيزتي أنا أعلم أن هناك مشكلة ما هي؟ وضعي في حُسبانكِ أنني لم أأكل شيئاً طوال النهار |
| bir sorun haline gelmeye başlamıştı. Harekete geçmeye karar verdiler. | Open Subtitles | لابد و أن هناك مشكلة ما فهم قرروا التحرك |
| Peki, çözülecek bir problem yoksa sorun yok. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أحل مشكلة ما لم يكن هناك أحدُ ليحلها |
| Sanırım bir problem var. | Open Subtitles | أيّها السيدات والسـادة، يبدو وكأن هنـاك مشكلة ما |
| -Neden? Başın dertte mi? | Open Subtitles | لماذا , هل أنتي واقعة في مشكلة ما ؟ |
| Başı dertte mi? Bir şey mi oldu? | Open Subtitles | هل هو في مشكلة ما أو ماشابه ذلك ؟ |
| Otelle ilgili bir sorun mu var? | Open Subtitles | -أهناك مشكلة ما في الفندق؟ -لا |
| bir sorun mu var? | Open Subtitles | لدينا مشكلة ما هنا؟ |
| Orada bir derdin varsa, Wally'ye söylersin. | Open Subtitles | ,لا, إن كان لديك مشكلة ما أطلعي (والي) عليها |
| Hayır, fiziksel olarak yok. Ama kızın başı belada, hissedebiliyorum. | Open Subtitles | لا لم أرى ذلك ولكن تلك الفتاة تعاني من مشكلة ما ، يمكنني الشعور بذلك |
| - Adam yaralı. Bir terslik çıkmış olmalı. | Open Subtitles | إنه مصاب لابد أن هناك مشكلة ما |
| Bak, Rene'nin başını bir tür belaya soktuysan... | Open Subtitles | لو زجيت "ريني" في مشكلة ما... |
| Büyükbabam bir sorunu çözemezsen kafandan çıkarman işe yarar derdi. | Open Subtitles | أعتاد جدى على قول اذا واجهتك مشكلة ما التبول دائما يساعد على أخرج كل سؤ |