| Hiçbir şey söylemek zorunda değilsiniz, fakat daha sonra mahkemede ihtiyacınız olacak bir şeyi sorgulama esnasında söylemezseniz, bu savunmanıza zarar verebilir. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول أي شيء .. ولكن قد يسيء لدفاعك إذا لم تُشر إلى .. .. |
| Bir şey söylemek zorunda değilsiniz, ancak eğer sorgulandığınızda ifade vermezseniz savunmanız zarar görebilir, bu da sonradan mahkemede aleyhinize olur. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول أيّ شئ ولكن قد يضرّ بدفاعك، إذا لم تذكر عندما تشكك في أمر قد تقوم بالإعتماد عليه لاحقاً في المحكمة |
| İşin güzel tarafı da bu zaten, çünkü, hiç bir şey söylemek zorunda değildin. | Open Subtitles | وهذا أجمل ما في الأمـر ...لأنك لست مضطراً لقول أي شيء |
| söylemene gerek yok çavuş! | Open Subtitles | لست مضطراً لقول هذا أيها العريف |
| - Onlara söylemene gerek yoktu! | Open Subtitles | لكن لست مضطراً لقول ذلك |
| Bir şey söylemen gerekmiyor. Bizim sırrımız olsun. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول شئ يمكن أن يكون سراً بيننا |
| - Önemli değil, bir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا بأس , انك لست مضطراً لقول اي شيء |
| Hiçbir şey söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول أي شيء |
| Hayır Blanston, söylemek zorunda değilsin. - Roz, kes sesini lütfen. | Open Subtitles | بلانستون) لست مضطراً لقول ذلك) - اصمتي - |
| ve, Jack, son konuştuğumuzdan beri doktor olduğun için çok coşkuluyum, ama bunu söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | أنا سعيد للغاية يا (چاك) أنّكَأصبحتطبيباً.. في تلك السنوات منذ تحدّثنا، لكنّكَ لستَ مضطراً لقول هذا |
| - Bunu söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | -لست مضطراً لقول ذلك |
| söylemek zorunda değilsin. | Open Subtitles | -لست مضطراً لقول هذا لا عليكِ |
| Bunu daha fazla söylemene gerek yok. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول شئ |
| Bunu daha fazla söylemene gerek yok. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول شئ |
| Bunu söylemene gerek yok. | Open Subtitles | لست مضطراً لقول هذا |
| - Sam. Sorun değil. Bir şey söylemen gerekmiyor. | Open Subtitles | لا بأس , لستَ مضطراً لقول شيء |