| Yaptığım seni sanat galerisi olma potansiyeli olan bir yerden diğerine sürüklemek. | Open Subtitles | كل ما فعلته، هو أنني سحبتك من معرض فني محتمل ، لـأخر. |
| "Broadway Bob's"un sanat galerisi falan olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد اعتقدت ان برادواي بوب معرض فني او ما شابه |
| Pardon, hangi sanat galerisi senin resmini asıyor? | Open Subtitles | أَنا آسفُ، الذي معرض فني هَلْ صورتكَ تُعلّقُ في؟ |
| Malezya'da yakın zamanda, bir sanat sergisi yapılacak ve önde gelen sanatçılar tüm sanatların temelinde yine sefkatin yattığını insanlara, genç insanlara gösterecek. | TED | في ماليزيا سيقام معرض فني الذي سيقوم فيه كبار الفنانين بأخذ الناس، الشباب، ويشرحوا لهم أن الرحمة أيضاً موجودة في جذور كل الفنون. |
| Eskiden şehrin aşağısındaki bir sanat galerisinde asistanlık yapardım. | Open Subtitles | لقد كنت اعمل كمساعده مدير في معرض فني في وسط المدينه |
| NSA ve ATF de sanat galerisi soyar zaten. | Open Subtitles | وكالة الامن القومي و وكالة مكافحة المخدرات و الأسلحة قاموا بالسطو على معرض فني |
| sanat galerisi olmasa da, sıkıntıdan ölme ihtimalim daha az. | Open Subtitles | أعني، ليس معرض فني ولكن هناك فرصة ضئيلة لموتي في الملل |
| Hücreni sanat galerisi gibi yapmışsın. | Open Subtitles | لديك معرض فني قى الخلف هناك. شكرا لك. |
| Burası bir sanat galerisi, arkadaşım ve bu da bir sanat eseri. | Open Subtitles | هذا معرض فني يا صديقي وهذه هي قطعة فنية |
| Ama bir sanat galerisi açılış davetiyem var. | Open Subtitles | ولكني تلقيت دعوة افتتاح معرض فني |
| Yale'de okumuş. Şehir merkezinde kendisine ait bir sanat galerisi var. | Open Subtitles | ذهبت إلى "جامعة يال"، تملك معرض فني في وسط المدينة. |
| Gerçekten saygı duyduğum biri, bir sanat galerisi açacak. | Open Subtitles | شخص ما أحترمه حقاً سيفتتح معرض فني |
| Ayrıca, ne zaman Hastings'deki... bir "sanat galerisi"nin önünden geçsem... | Open Subtitles | وكلما امشي بجانب معرض فني في هايستنغز |
| sanat galerisi var. | Open Subtitles | لديها معرض فني. |
| Bir akşam... Mark ve Judy ikisini bir arkadaşlarının sanat sergisi açılışına götürdü. | Open Subtitles | ذات مساء قام مارك و جودي باصطحابهما لافتتاح معرض فني لأحد الأصدقاء |
| Evet ama "şehirdeki sanat sergisi" diye bağırmıyor da. | Open Subtitles | نعم ولكنه لا يعبر عن معرض فني في وسط المدينة |
| Bir sanat galerisinde çok güzel görünürsün çünkü zaten sanat eseri gibisin. | Open Subtitles | تَعْرفين، تَبْدين عظيمة في معرض فني يَجْعلُك نوعَ ما قطعة فنية. |
| İlk sergi açılışımı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر المرة الأولى التي أفتتح فيها معرض فني ؟ |
| - Paris'te resim galerisi açtim. | Open Subtitles | ـ لقد فتحت معرض فني في (باريس) |
| Bu avukat, Ragno, New York'ta bir sanat galerisinin.. sahibini temsil ettiğini.. | Open Subtitles | يمثل مالك معرض فني في نيويورك ويريد أن يرى أعمالي |
| Bir arkadaşınızla, bir sanat sergisinde gezindiğinizi düşünün ve dikkat çekici bir resim gözünüze çarptı. | TED | تخيل أنك تتجول مع صديق لك في معرض فني وإذا بلوحة مدهشة تلفت انتباهك. |