ben ve nişanlımla beraber küçük bir akşam yemeği yemenizi çok isterim. | Open Subtitles | سأحب إن أمكنكم أن تقوموا بزيارتنا لحفل عشاء صغير معي ومع خطيبتي |
O insanlar bunu görmek istiyorsa, ben ve kardeşlerimle iş yapmaları gerekiyor. | Open Subtitles | إذا رغب عشيرته برؤية مجددًا سيكون عليهم أبرام صفقة معي ومع أشقائي |
Keşke biri bunu Bana ve karıma zamanında yapsaydı. | Open Subtitles | لكم تمنيت أن هناك من فعل هذا معي ومع زوجتي. |
Bana ve Christy'e karşı çok iyi davrandın ve bense berbattım. | Open Subtitles | انت كنت لطيفة جدا معي ومع كريستي وانا فقط .. عاملتك بشكل سيئ |
Benimle ve yaşama özgürlüğüne sahip olan bu kasabanın halkıyla. | Open Subtitles | معي ومع جميع الناس في هذه المدينة الذين حررتهم ليعيشوا |
Sen de Benimle ve Portia ile birlikte 1/3 ortak olmuş olacaksın, ve tabi ki, bildiğin üzere, biz Caroline'dan çok daha uyumluyuz ve bazı şeyleri imzalamaya daha alışığız. | Open Subtitles | ستكون شريك في الثلث معي ومع بورشا و طبعاً كما تعلم نحن متلائمون, أكثر من كارولين |
Hey Deb, Pazar sabahı sen de Marie ve benimle yemek pişirebilirsin. | Open Subtitles | ديب عليك المجئ للطهي معي ومع ماري صباح يوم الاحد |
Önemli değil. Sen ve Brand, annen ve benim yanıma döndünüz. | Open Subtitles | لا بأس أنت وبراند ستعيشان بأمان معي ومع أمك |
Siz ikiniz niye eve gelip, ben ve karımla öğle yemeği yemiyorsunuz? | Open Subtitles | لما لاتأتون إلى منزلي لتتناولوا الغداء معي ومع زوجتي؟ |
Sayın Başkan Yardımcısı, ben ve Lynne'lesiniz, çünkü Başkan, Ryan Chappelle'den bilgi alıyor. | Open Subtitles | سيدي نائب الرئيس انت معي ومع ليان لأن رئيس الدولة على اطلاع مع ريان شيبال |
ben ve ev arkadaşlarımın biriyle üçlü yapman gerekse kimi seçerdin? | Open Subtitles | اذ كنت تريدن ان تقيمي علاقة ثلاثية معي ومع أحد رفقاء الغرفة من سيكون ؟ |
Bana ve bu hastaneye çok faydan dokundu. Tabii ki umurumda. | Open Subtitles | كنت جيداً معي ومع المستشفى بالطبع أهتم |
Bana ve aileme çok iyi davrandınız. | Open Subtitles | كنتِ طيبة جداً معي ومع عائلتي. |
Bana ve anneme herzaman çok iyi davrandınız . | Open Subtitles | حسنا , لقد كنت دائما جيدة معي ومع امي |
Benimle ve diğerleriyle konuşurdu. İzlediğimiz mahkemeler ve Adalet Sarayı'nın işleyişiyle ilgili falan. | Open Subtitles | يتحدّث معي ومع الرجال الآخرين عن المحاكمات التي شهدناها وكيف تعمل المحكمة. |
Gelin, Benimle ve kumrularımla birlikte sizleri gezintiye dünyanın dört bir yanına götürelim. | Open Subtitles | فالتأتوا لتخوضوا رحلة معي ومع فتياتي سنأخذكم حول العالم |
-- Ekiple takılıyoruz, ...üniversiteye giden, ama her nedense zamanının çoğunu Benimle ve diğer yetişkinlerle geçiren bir oğlum var. | Open Subtitles | الحصول على ابن والذي ذهب إلى الجامعة لكن، لسبب ما يقضي معظم وقته معي ومع راشدين آخرين؟ |
Bay Donatello ve benimle brilikte yaşama isteği gösteriyor mu? | Open Subtitles | وهل عبر عن رغبته للعيش معي ومع السيد دوناتيللو؟ |
Bu karavanda, kardeşin ve benimle birlikte. | Open Subtitles | ،ذلك لديكِ بالفعل معي ومع شقيقك هُنا في هذه المقطورة |
Hadi Linze, Kim ve benimle arabaya bin. | Open Subtitles | هيا يالينزي يمكنك الركوب معي ومع كيم |
Kızım ve benim yanımda böyle yürüyemezsin. | Open Subtitles | لن تمشي معي ومع إبنتي بهذا الهندام |
Arkadaşım İsa Bey'le beraber Malibu'ya gidicem ve birlikte, onu alacağız. | Open Subtitles | ساذهب الى ماليبو معي ومع اصدقائي ومعاً سوف نأخذها |
Mükemmel hanımlar. Asher ve benle üçlü randevu yapabiliriz. | Open Subtitles | ممتاز يا آنسات نستطيع أن تواعد جميعاً، معي ومع آشر |
Altı çocukları, ortanca ikisi ikiz, 13 yaşındalar, bir erkek ve Grace diye bir kız. | TED | ولكنها ليست بالغة بعد. كانت خجولة جدا جدا. لذا كثيرا ما أرادت أن تتحدث معي ومع جين. |