"مع آيمي" - Translation from Arabic to Turkish

• Amy ile

Sheldon, Amy ile bir petri kabında çocuk yapmaya kalkarsanız seni annene söyleyeceğim.
شيلدون) إن عملت طفل مع (آيمي) في) في صحن زجاج سأخبر امك عليك

Niye Amy ile Bernadette'le alışverişe gitmedin ki?
لِمَ لا تتسوقين مع آيمي و بيرناديت؟

Hayır, PFLAG square dansından sonra Amy ile olacağım.
سأكون مع آيمي فيما بعد PFLAG" في مربع الرقص

Dedim ya, Amy ile alışverişe çıktık.
قلت لك ذهبت للتسوق مع آيمي

Uh, evet, Amy ile konuştum -
أجل لقد تحدثت مع آيمي

Amy ile olan ilişkim tamamen saf entelektüel bir ilişkiydi aramızda kopabilecek duygusal bir bağ yoktu bu yüzden de herhangi bir sorun yaşamıyorum.
علاقتي مع (آيمي) كانت ثقافية بالكامل لم يكن هناك حدود عاطفية التي قد تسبب لي أي إزعاج

Sen de gidip Amy ile biraz vakit geçir.
لمً لا تقضين بقية اليوم مع " آيمي " ؟

Dün gece Amy ile alışılmadık bir deneyim yaşadım.
لقد حظيت بتجربة غير معتادة مع (آيمي) البارحة

Amy ile akşam yemeğinde olacağını sanıyordum.
ظننت أنّك ستتناولي وجبة العشاء مع (آيمي)

Ve ben buradan ayrıldığımda Amy ile olan hayatın ve bugüne kadar bildiğin tüm hayatın sona erecek.
وأنني عندما أرحل من هنا (الحياة التي كانت لديك مع (آيمي الحياة التي عرفتها..

...Amy ile yani, Amy ile ve paranın bizi istediğimiz yere götürebileceğini düşündüm.
..آيمي)، مع (آيمي)، و) اعتقدت أن المال سيوصلنا حيث نريد

Amy ile göle gidecektik.
كنت من المفترَض أن أذهب للبحيرة (مع (آيمي.

Mesela, Amy ile... göle gitmen yönünde... tavsiyede bulunsam.
أجل، لو، لنقل، أنني أذكّي بأن يُسمَح لكِ بالذهاب للبحيرة. (مع (آيمي.

Beverly, Amy ile olan ilişkimde Leonard ve Penny'nin ilişkisindeki benzer güvensizlikleri yaşadığımı ifade etti.
أشارت (بيفرلي) أنّي أعاني من انعدام الأمان في علاقتي مع (آيمي) نفس ما تعاني منه علاقة (ليونارد) و(بيني)

Sen git Calvin. Ben Amy ile kalıyorum.
(إذهب يا (كالفين) , سوف ابقى مع (آيمي

Amy ile olan ilişkimi sonlandırmamı mı öneriyorsun?
أتقترح عليّ أن أنهي علاقتي مع (آيمي) ؟

Amy ile göle gidecektiniz demek. Anlıyorum.
تذهبين للبحيرة مع (آيمي)، أعي ذلك.

- Belli ki eski odan senin için bir kaçış noktasını temsil ediyor ve orası olmayınca, Amy ile sonsuz bir ilişkinin içinde hapis olmanın korkunç gerçeği ile yüzleşmek zorunda kaldın.
من الواضح أن غرفتك القديمة تمثل غرفة هروب وبدونها أنت مجبر على مواجهة الواقع المرعب بأنك محبوس داخل علاقة مع (آيمي) للأبد

Amy ile yaşamak bir şekilde "Sheldon'ın cinsel iştahını" harekete geçirmiş olabilir mi?
(أتظنين أن العيش مع (آيمي ...قد أثار نوعًا ما شهية (شيلدون) الجنسية؟