| Ahbap, zaten ölü insanlarla düzenli olarak sohbet ediyorum. | Open Subtitles | يا صاح، كنت أجري محادثات اعتياديّة مع الموتى |
| Her zaman ölü insanlarla vakit geçiremezsin. | Open Subtitles | ! لا يمكنك أن تمضي حياتك بأكملها بالتعامل مع الموتى! |
| İnsanların Ölülerle konuşan çatlaklar olduğunu düşünebilirsin. | Open Subtitles | تظن أن النس مجانين لأنهم يتكلمون مع الموتى |
| Ölülerle konuşan tek insan sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد الذي يتحدّث مع الموتى |
| Murray'in annesi Bayan Cornelia Drechmeyer ölülerle iletişim kurma konusunda kendine bir isim yapmış. | Open Subtitles | والدة موراي السيدة كورنيليا دراكماير اسست اسما حقيقيا لنفسها بالتواصل مع الموتى |
| Hayır ama ölülerle iletişim kuran birkaç kişi tanıyorum. | Open Subtitles | لا, ولكن, انا فقط أعرف ناس ,يمكنهم التواصل مع الموتى |
| Bu arada, Tanrı'nın John'u ölü insanlarla konuşabilen tam-transta bir medyum olarak biliniyor. | TED | والآن، يعتبر (جون رَجُل الرب) وسيط غيبة تامة، وذلك يعني أن بوسعه التواصل مع الموتى. |
| ölü insanlarla konuşuyorsun. | Open Subtitles | لكنك تتحدثين مع الموتى |
| Ölülerle konuşan adama soralım. | Open Subtitles | هذا السؤال يصدر عمّن يتواصل مع الموتى |
| Annemiz bir İtako'ydu, ölülerle iletişim kurabiliyordu. | Open Subtitles | أمنا كانت (يتاكو)، شخص يمكنه التواصل مع الموتى |
| - ölülerle iletişim kurarlar. | Open Subtitles | التواصل مع الموتى. |
| ölülerle iletişim kurmak. | Open Subtitles | التواصل مع الموتى |
| ölülerle iletişim kurmanı sağlar. | Open Subtitles | -تتيح لكم التواصل مع الموتى |