"مع زوجته و" - Translation from Arabic to Turkish

    • Karısı ve
        
    Karısı ve kızıyla sarayda asilzade gibi yaşıyordu. Open Subtitles لقد عاش مثل الملوك في القصر مع زوجته و اٍبنته
    Ve bu da Dr. Gachet, Karısı ve kızı, Marguerite. Open Subtitles هذا الطبيب غاشيت مع زوجته و ابنته مارغريت
    Savaş sona erdiğinde, Karısı ve kızlarıyla huzurlu bir hayat yaşama niyetiyle, küçük köyüne dönmüş. Open Subtitles عندما إنتهت الحرب عاد لقريته ينتوي العيش بسلام مع زوجته و بناته
    "...Karısı ve ailesiyle güzel bir yemek yiyebilir." Sakin, tamam mı? Open Subtitles يحظى بعشاء لطيف مع زوجته و أطفاله ، إهدأي ، حسناً ؟
    Yüzbaşının Karısı ve çocuklarıyla olan fotoğrafından çok etkilendim. Open Subtitles صدمت جداً من تلك الصورة للملازم الشاب مع زوجته و أطفاله.
    Başkan Lee, son anlarında Karısı ve oğluyla değil tatil evinde aşığıyla birlikteymiş. Open Subtitles الرئيس لي لم يقضي اخر دقائق من حياته مع زوجته و إبنه و كان مع عشيقته في منزله الصيفي
    Kitap kapağında Karısı ve dört çocuğu ile Brooklyn'de yaşadığı yazıyor sanıyordum. Open Subtitles اعتقد أن على غلاف الكتاب أنه يعيش في بروكلين.. مع زوجته و ابنائه.
    Karısı ve iki çocuğuyla orada yaşıyor ve yerel bir hırdavat dükkanı var. Open Subtitles حيث يعيش مع زوجته و طفلين ويدير مخزن معدات محلي
    Karısı ve çocuğu için hapihanelerdeki aşağılayıcı ve ağır koşullara katlanan bir kişi, Open Subtitles التعاطف مع زوجته و طفله ضحايا أبرياء لمغامراته الطائشة
    Karısı ve kızıyla mangal yakardık. Open Subtitles كنا نقوم بالشواء مع زوجته و ابنته
    Karısı ve oğluyla birlikte kaybolmuşlar. Open Subtitles إختفى مع زوجته و إبنه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more