"مع عصابة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Çetesi ile
        
    • çetesi
        
    • çete ile
        
    • çetesiyle
        
    • çetelerle
        
    Şimdi, Calvin McGee ile ilk tanıştığımızda O ve kardeşi Rochelle, bir uyuşturucu Çetesi ile takılıyorlardı. Open Subtitles حسنا عندما التقينا لِأول مرة كالفين ماكجي نفسهُ وأخته روشيل كانوا يعملون مع عصابة المخدرات
    Kramer, Kramer, Van Buren Çetesi ile başım belada. Open Subtitles كرايمر، عندي مشكلة مع عصابة فان بيورين.
    Oyun mu istiyorsunuz? Balta çetesi'nin lideri içeride uyuyor. Open Subtitles إذاً تريدون اللعب مع عصابة الفأس رئيسي يغفو هناك
    Yerel bir çete ile birleşeceklermiş. Open Subtitles توحد القوى مع عصابة محلية
    Bak, Marisol,geçmişte Cazadores çetesiyle beraber olduğunu biliyoruz. Open Subtitles اسمعي يا (ماريسول)، نحن نعرف أنّه عمل مع عصابة (كازادور).
    Ben Narkotikte iken, motorlu çetelerle çalışıyordum. Open Subtitles عملتُ مع عصابة الدراجات عندما كنتُ في مكافحة المخدّرات
    O dondurmacı avanaklar bizlerle, "Sıkı Dostlar çetesi" ile karşılaştıkları bu günü pişmanlıkla hatırlayacaklar. Open Subtitles صناع الحلويات المغفلين أولئك سيلعنون اليوم الدي اشتبكوا فيه مع... عصابة الأصدقاء الأعزاء
    Duyduğuma göre Chicago'daki O'Banion çetesi İle bir şeyler planlıyorlarmış. Open Subtitles أسمع أنّه ربّما يتواصل مع عصابة (أوبانيون) من (شيكاغو)
    İçinizde birisi Sosa Çetesi ile çalışıyor ve takımınıza ihanet ediyor. Open Subtitles أحدكم يعمل مع عصابة (سوسا) وقد خان فريقكم.
    Eskiden Frank Çoğalanateş Çetesi ile çalıştığı söyleniyor hep. Open Subtitles الشائعة تقول بأنه يرجع ... في الأيام الخوالي ولقد إعتاد بأن يستخدمها ليعمل (مع عصابة "فرانك ستوكبورن
    Sınırdaki Calita çetesi'nin yanında, sınırda şu anda. Open Subtitles هو يعمل مع عصابة كاليتا على الحدود
    Sırf Jase, Depwell çetesi'ne bulaştığı için katılacağım. Open Subtitles أتركه، جايس متورط مع عصابة ديبويل
    Siz radikallerle ve Thaddeus Stevens'ın çetesiyle sıkı fıkı olurken, partideki muhafazakarları kontrol altında tutacak biri lazım. Open Subtitles تريدنا أن نبقي جانباً محافظاً من الحزب في المخططات بينما تغش الريدكاليون (وتتعاون مع عصابة (ثاديوس ستيفنز
    Mooney, Carmine Falcone'un çetesiyle çalışıyor. Wayneler'i Falcone'un mu öldürttüğünü söylüyorsun? Open Subtitles (موني) تعمل مع عصابة (كارمين فالكون) أتقول أن (فالكون) وراء قتل آل (واين)؟
    Söylüyorum sana, bu Spreg denen herifi çetelerle takıldığım dönemden hatırlıyorum. Torbacıların, pezevenklerin avukatlığını yapardı. Open Subtitles أتذكر (سبريغ) في الفترة التي قضيتها مع عصابة قوّادين و مروجي مخدرات رديئة.
    - Biliyorum ama bana söyleyeceğin şeyin başının bazı çetelerle dertte olduğu falan sanıyordum biraz borçlu olduğunu falan. Open Subtitles -أعلم ذلك، ولكنني ظننتُكِ ستقولين ... أنّ لديكِ مشكلة مع عصابة إجرامية، أو شيء كهذا كما تعلمين، تُدينينَ لهم بالمال، لكن حكومة من القتلة!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more