| İyi haber cüzdanı telafi etmek için arabasının anahtarlarını çaldım. | Open Subtitles | لكن هناك خبر جيد لأغطي على موضوع المحفظة سرقت مفاتيح سيارته |
| Başlamadan önce arabasının anahtarlarını alsam iyi olacak. | Open Subtitles | ومن الأفضل أن أحضر ... مفاتيح سيارته قبل أن يبدأ في |
| sonra Harper Ford'a götürdüm, arabasının anahtarlarını aldı. | Open Subtitles | إلى محلات فورد ،ليأخذ مفاتيح سيارته |
| - Polisleri aramıyorum, sadece ondan Araba anahtarlarını istiyorum. | Open Subtitles | أنا لن أتصل بالشرطه أنا فقط أسأله أن يعطينى مفاتيح سيارته |
| Araba anahtarlarını al. | Open Subtitles | خذ مفاتيح سيارته |
| Arabasının anahtarını almaya çalıştım. Yumruk sallamaya başladı. | Open Subtitles | حاولت أن أخذ مفاتيح سيارته و هو بدأ بالضرب |
| Kiralık Arabasının anahtarını saklayıp, nasıl uçağını kaçırdığını. | Open Subtitles | كيف خبأتِ مفاتيح سيارته وجعلتيه يغيب عن رحلته؟ |
| Elliot, bak. Kelso arabasının anahtarlarını verdi. | Open Subtitles | (إليوت) انظري (كلسو) أعطاني مفاتيح سيارته |
| arabasının anahtarlarını kaybetti. - Borcum ne kadar? | Open Subtitles | لقد فقد مفاتيح سيارته |
| Araba anahtarlarını bile aldım. | Open Subtitles | حتى أني أخذت مفاتيح سيارته |
| Bir insan kendi Arabasının anahtarını nasıl kaybedebilir, anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أدري كيف للمرء أن يفقد مفاتيح سيارته هكذا |
| Arabasının anahtarını kaybetti. | Open Subtitles | لقد فقد مفاتيح سيارته |