| Sadece Afrika'nın en büyük yırtıcısı mandaları alt edebilir. | Open Subtitles | لا يقوى على مواجهتها إلّا أكبر مفترسي أفريقيا |
| Keşfettikleri canavarla çok az okyanus yırtıcısı boy ölçüşebilirdi. | Open Subtitles | مفترسي بحار قليلة قد تُقارن ...بالوحش الذي كانوا ينقبون عنه |
| Balık sürüleri açık deniz yırtıcılarından korunmak için sahil şeridine yanaşıp sığınacak bir yer arıyorlar. | Open Subtitles | أفواج السمك مثل هذه تطلب اللجوء من مفترسي المحيط المفتوح بالبقاء قرب خطّ الشاطئ |
| En saldırgan deniz yırtıcılarından biri olan iki buçuk metrelik boğa köpekbalıklarından oluşan bir sürü. | Open Subtitles | سربٌ عابر من فحول أسماك القرش بطول ثمانية أقدام إحدى أعنف مفترسي البحار |
| Sadece eski çağlarda değil onlar, 70 milyon yıldır halen daha en başarılı tatlı su yırtıcıları. | Open Subtitles | قد يكونوا قدماء ولكن بعد مرور 70 مليون سنةً فهم لا يزالون اكثر مفترسي المياه العذبة نجاحا |
| Çitalar karadaki en hızlı yırtıcılar ve patlayıcı hızlarını yakalamak için doğru zamanda doğru yerde olmak kolay değil. | Open Subtitles | الفهود هي أسرع مفترسي الأرض فاختيار المكان و الوقت المناسبين لالتقاط عدوها فائق السرعة ليس سهلًا |
| Onlar Dünya'daki en tehlikeli tatlı su yırtıcılarıdır. | Open Subtitles | انها اخطر مفترسي المياه العذبة على الأرض |
| Ekipler, Antartika'nın en yırtıcılarını, avlanırken filme alabilmek için 2 ay boyunca çekim yaptılar. | Open Subtitles | كان لدى الفريق شهران مفتوحان لتصوير أعتى اثنين من مفترسي القطب الجنوبي |
| Gelecek seferde, son bölümde gezegenimizin en üstün yırtıcılarının koşullarını inceleyeceğiz. | Open Subtitles | في المرة القادمة، في الحلقة الأخيرة، نَفحص صحة مفترسي كوكبنا الكبار. |
| Tanzanya'daki Grumeti Nehrinde gezegenin en sabırlı yırtıcısı yaşamakta. | Open Subtitles | "في نهر "غروميتي" في "تنزانيا يعيش أشدّ مفترسي العالم صبرًا |
| Dünya'daki en iri orman yırtıcısı. | Open Subtitles | أكبر مفترسي الغابة في العالم |
| Afrika'nın en büyük yırtıcısı. | Open Subtitles | أكبر مفترسي أفريقيا... |
| Okyanusun en hızlı ve obur yırtıcılarından. | Open Subtitles | واحدة من أسرعِ مفترسي المحيطات والأكثرها نهمًا. |
| Hızları onları okyanusların en dehşetli yırtıcılarından biri yapar. | Open Subtitles | سرعتهم تجعلهم أكثر مفترسي المحيط رعباً. |
| Ancak açık ki, yaz yırtıcıları paylarına düşeni aldılar. | Open Subtitles | لكن مع تجمع القبيلة حول الشلال يصبح واضحا أن مفترسي الصيف قد الحقوا أضرارهم |
| Köpekbalıkları öncü balık sürülerini kapmış olabilir ama şimdi, Vahşi Kıyı'nın bütün yırtıcıları hareket halinde. | Open Subtitles | لربما اصطادت أسماك القرش الأسراب المتقدمة لكن الآن، يتحرك جميع مفترسي الساحل البري |
| Pek tabii ki bu durum Afrika'nın en iyi yırtıcıları için kaçırılmayacak bir fırsattır. | Open Subtitles | وبالطبع، يزوّد ذلك فرصة لا تُقاوَم لكلّ مفترسي أفريقيا الكبار |
| Düzlükteki tüm yırtıcılar görünmemeye bel bağlamak zorunda değil. | Open Subtitles | لا يعتمد جميع مفترسي السهول على التخفّي |
| Oldukça zeki olan orkalar, okyanusun en başarılı yırtıcılarıdır. | Open Subtitles | بسبب ذكائها العالي تُعتبر الحيتان القاتلة أنجح مفترسي المحيطات |
| Gezegenimizin bu en büyüleyici yırtıcılarını kurtaramazsak... ..tabiatın kalanı için ortada nasıl bir umut kalır? | Open Subtitles | إن لم نستطع إنقاذ أشدّ مفترسي العالم سحرًا فأيّ أمل نحمله لبقية الكائنات الأخرى؟ |
| Dünyanın en üstün yırtıcılarının %75'inden fazlasının nesli tükeniyor. | Open Subtitles | تعداد أكثر من 75% من أقوى مفترسي العالم في تراجع |