"مقارنة مع" - Translation from Arabic to Turkish

    • kıyasla
        
    • kıyaslandığında
        
    Geçen hafta konuştuğum kasabaya kıyasla bu kasaba birkaç ışık yılı önde. Open Subtitles عموما هذه المدينة متقدمة كثيراً مقارنة مع التي تحدثت عنها الأسبوع الماضي
    Transseksüel hareketi, gey başlangıcına kıyasla daha ilk adımlarında. TED حركة المتحولين جنسيًا، مازالت في البداية، مقارنة مع كيف بدأت حركة المثليين.
    Büyük bir sürünün parçasıysanız, yakalanma şansınız küçük bir grubun üyesi olmanızla kıyasla daha küçük. TED كما أقول، إذا كنتم في سرب، فإن إمكانية أن تصبحوا فريسة تقل مقارنة مع مجموعة أصغر.
    Az para değil. Ama dünyada halihazırda ilaca harcanan parayla kıyaslandığında çok para da değil. TED ليس شيئًا قليلًا جدًا، لكنه أيضًا ليس الكثير من المال مقارنة مع ما ينفقة العالم على الأدوية بالفعل.
    Sonsuzlukla kıyaslandığında, kısacık bir an. Open Subtitles مثل هذه اللحظة القصيرة مقارنة مع الأبدية
    Ama senin sıradaki işin için vudalaca bir değişiklik buna kıyasla. Open Subtitles لكن هذا مبلغ تافه مقارنة مع ما حضرته لكم فى المهمة التالية
    Ama anneme kıyasla kasırganın içindeki osuruk bile değilsin. Open Subtitles لكن مقارنة مع والدتنا، أنت كضراط أمام إعصار
    Ama "zaman" ve "kader"e kıyasla, sadece "inanmak" fazlasyıla abestir... Open Subtitles لكن مقارنة مع الوقت و القدر و الإيمان فإن ذلك لا جدوى منه
    Çünkü gezegen yıldıza kıyasla son derece sönüktür. Open Subtitles هي أن الكوكب خافت جدًا جدًا مقارنة مع النجم
    Ama eğer uzaylılar oradaysa, galaksideki tüm bilgilerin toplamına kıyasla tüm bunlar hiçbir şey. Open Subtitles ولكن إذا كانت المخلوقات الفضائية موجودة هناك, كلّ ذلك هو لا شيئ مقارنة مع مجموع المعرفة في المجرة.
    Diğer savaşlara kıyasla, ...burada yediğimiz bok oldukça temiz. Open Subtitles مقارنة مع اي حرب أخرى الذي نعمل عليه هنا خالي من العوائق مقارنة بتلك الحروب
    Anatomiye bakarsak, kalbi çevreleyen kan damarları erkeklere kıyasla kadınlarda daha zayıftır ve bu kan damarlarının hastalık ortaya çıkarması erkeklere nazaran kadınlarda farklıdır. TED إذا نظرنا إلى علم التشريح، فإن الأوعية الدموية التي تحيط القلب هي أصغر عند النساء مقارنة مع الرجال، وطريقة هذه الأوعية الدموية في تطوير المرض مختلفة في النساء مقارنة مع الرجال.
    Doğanın hayalgücü sınır tanımaz, hele bizim kupkuru insansı hayalgücümüze kıyasla. TED لاني " مخيلة " الطبيعة مخيلة لا حدود لها مقارنة مع .. ضآلة المخيلة البشرية
    Ama neye kıyasla? Tedavi olmazsanız ne olur? TED ولكن مقارنة مع ماذا .. ماذا سيحدث لو لم تأخذ علاجك .
    Amerikalılar, inanılmaz cömert insanlar -- yılda 300 milyardan fazlasını her sene bağışlıyorlar, yabancı yardımlara kıyasla 17 endüstriyel ulus 120 milyarda. TED الأميركيون،سخيّون بشكل لا يصدق -- أكثر من 300 ملياردولار سنويا، يتمّ التبرع بها في كل عام، مقارنة مع حجم المساعدات الخارجية الذي قدمته السبعة عشر دولة الصناعية الأولى 120 مليار دولار.
    Roy'un harika olduğunu düşünürdüm, ama Abe'e kıyasla da yavan bulurdum. Open Subtitles لقد اعتدت أن أعتبر (روي) رائعاً ولكنه غير مُلهَم، مقارنة مع (آيب)
    Babama kıyasla o hiç bir şey. Open Subtitles هذا كان لا شيء... مقارنة مع والدي
    Hayattaki birçok şey gibi gerçekliğin de hayal gücüyle kıyaslandığında esamesi okunmaz. Open Subtitles كأغلب الأشياء في حياتنا سيكون الواقع باهتاً مقارنة مع خيالنا
    Ama melodiye bakacak olursak, normal duyma kontrolüne sahip insanlarla kıyaslandığında implant kullanıcılarında çok az kortikal hareketin olduğunu göreceksiniz. TED ولكن في الواقع اذا نظرتم الى النغم، ما تجده هو أن هناك القليل جدا من الأنشطة القشرية لدى من خضع للزراعة مقارنة مع أجهزة التحكم في السمع.
    Seppuku ile kıyaslandığında oldukça hafif bir ceza. Open Subtitles عقوبة مخففة جدا مقارنة مع انتحار الشرف
    Bugün kaybettiklerimizle kıyaslandığında, hiçbir şeydi. Open Subtitles كان لا شيء مقارنة مع ما خسرناه اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more