| Asıl Bu lanet dükkanda beni siz takip ediyorsunuz dediğimi anlıyor musunuz? | Open Subtitles | انتم تتبعوني في كل مكان في هذا المحل اللعين هل تفهم كلماتي؟ |
| Dürüst ve çalışkan bir adam... Bu günahkar dünyada hiçbir yerde, para kazanamaz. | Open Subtitles | لا يوجد مكان في هذا العالم السيء يمكن للصالحين أن يعملون بجد ليكسبوا |
| Bu dünyada kaçıp saklanabileceğim en azından tek bir yer olmasını dilerdim. | Open Subtitles | اتمنى لو هناك مكان في هذا العالم يمكنني الذهاب اليه و الاختباء |
| Bu dünyada kendi yerini gören her özgür insan bize katılacak. | Open Subtitles | عندما يدرك الأحرار أنه لديهم مكان في هذا العالم سوف يأتون |
| Mutlu olmak istemeyenlerin Bu mutlu dünyada yeri yok. | Open Subtitles | و الناس الذين لا يريدون أن يكونوا سعداء فانه لن يكون لهم مكان في هذا العالم السعيد |
| Adam, " Bu dünyada bir dayanak bulmama yardım et." diyor. | Open Subtitles | رجل يقول ساعديني كي أحصل على مكان في هذا العالم |
| Mütevazi mesleğinizin yanında, Monsieur Gale, siz de Bu topluluk içerisinde yer almanın peşindeydiniz. | Open Subtitles | و على الرغم من مهنتك المتواضعة طمحت ليكون لك مكان في هذا المجتمع |
| Bu evde daha fazla yerim olmadığı anlamın amı geliyor Bu? | Open Subtitles | هَلْ ذلك يَعْني أنة ليس لي مكان في هذا البيت بعد الان |
| Bu evde daha fazla yerim olmadığı anlamına mı geliyor Bu? | Open Subtitles | بأنه لا يوجد لي مكان في هذا المنزل بعد الأن؟ |
| Yılın Bu zamanlarında her yer hayatla dolu... | Open Subtitles | هناك الكثير من الحياة في كل مكان في هذا الوقت من العام |
| Yılın Bu zamanlarında her yer hayatla dolu... | Open Subtitles | هناك الكثير من الحياة في كل مكان في هذا الوقت من العام |
| Bu dünyada, kötülüğünüzün, gerçek dünyanın kutsal toprağını baştan başa dolaşmadığı bir yer yok. | Open Subtitles | لايوجد مكان في هذا العالم لم تصل إليه شروركم بما فيها الأرض المقدسة للرسالة الحقة |
| Gecenin Bu vaktinde seni hiç bir yere göndermemeliydi. | Open Subtitles | لم يكن عليه أن يرسلك لأي مكان في هذا الوقت من الليل |
| Bu dünyada bir hiç olmaktan sıkıldığımdan beri, Lois. | Open Subtitles | منذ أن تعبت من عدم الوصول إلى أي مكان في هذا العالم, لويس |
| Bu dünyada da insanın kalbinde de intikam için yer vardır. | Open Subtitles | هناك مكان في هذا العالم ومكان في قلب الإنسان للإنتقام |
| Bu kargaşada hiçbir yere gidemeyiz. | Open Subtitles | انظر لهذا التوقف ، لن نذهب لأي مكان في هذا الإزدحام |
| Sen ne insansın ne de Vulcansın. Ve Bu yüzden, Bu evrende yerin yok. | Open Subtitles | أنت لستَ بشرياً ولا فولكانياً ولذلك ليس لك مكان في هذا الكون |
| Bu dünyada artık size yer yok. | Open Subtitles | أنه ليس هناك مكان في هذا العالم لكم بعد الآن |
| Açıklamak biraz zor ama portal seni Bu boyut içinde istediğin yere götürebilir. | Open Subtitles | الآمر معقد يصعب شرحهُ, لكن هذه البوابة بإمكانها أخذكِ إلى أيّ مكان في هذا البعد |
| Bu sokaktaki hiçbir yerde güvenlik kamerası yok. | Open Subtitles | لا توجد اى مراقبة بأى مكان في هذا الشارع. |