| Bu, 21:30'da nerede olduğumu kanıtlar. | Open Subtitles | أليس هذا دليلا على مكان وجودي في التاسعة والنصف من ليلة أمس؟ |
| İki yıldır benim nerede olduğumu sor. | Open Subtitles | إسألهم عن مكان وجودي في العامين السابقين |
| Ona sorabilirsiniz, nerede olduğumu doğrulayacaktır. | Open Subtitles | يمكنكِ أن تسأليها وسوف تأكّد لكِ مكان وجودي |
| Biz yukarı çıkalım Alan da kapıya gidip şu an nerede olduğum konusunda inanılır bir yalan uydursun. | Open Subtitles | إلى هناك ، والكذب حول مكان وجودي حسناً ، لستُ بنصف مهارة كَذِبك ، ولكن سأحاول |
| Kalıp izlemek isterdim ama başka yerde olduğumu kanıtlamam gerek. | Open Subtitles | حسناً، أحب أن أبقى و اُراقب لأستمتع لكن علي أن أذهب لأثبت مكان وجودي |
| Evimde bir not bıraktım. Beni nerede bulacaklarını biliyorlar. | Open Subtitles | تركت ملحوظة في شقتي عن مكان وجودي. |
| Bizimkileri merak ediyorum. Beni çok özlemiş olmalılar ve nerede olduğumu merak ediyorlardır. | Open Subtitles | لا ، أنا قلقه على الرفاق ، لأبد أنهم يفتقدونني و يتسائلوا عن مكان وجودي |
| Kocam nerede olduğumu merak edecektir. | Open Subtitles | زوجي سيتساءل عن مكان وجودي |
| İnsanlar nerede olduğumu bilmek istiyor. | Open Subtitles | الناس تريد أن تعرف مكان وجودي |
| Arthur nerede olduğumu fark edemeyecek kadar meşgul olacak. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} سيكون آرثر مشغولًا جدًا عن أن يلاحظ مكان وجودي. |
| Kocam nerede olduğumu merak eder. | Open Subtitles | زوجي سوف يتسائل عن مكان وجودي |
| Valerie nerede olduğumu açıklayabilir. | Open Subtitles | بإمكان (فاليري) أن تأكد مكان وجودي |
| nerede olduğum hakkında ona yalan söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكذب عليها حول مكان وجودي |
| Ve nerede olduğum için de yalan söyledim. | Open Subtitles | ! وكذبت حول مكان وجودي |
| Kalıp izlemek isterdim ama başka yerde olduğumu kanıtlamam gerek. | Open Subtitles | حسناً، أحب أن أبقى و اُراقب لأستمتع لكن علي أن أذهب لأثبت مكان وجودي |
| Evimde bir not bıraktım. Beni nerede bulacaklarını biliyorlar. | Open Subtitles | تركت ملحوظة في شقتي عن مكان وجودي. |