| Bunu milyon kere söylemeliydim. Keşke söyleseydim. | Open Subtitles | كان يجب عليّ قولها لك ملايين المرّات كان يجب عليّ فعل ذلك |
| Durman için yalvarırken en yakın arkadaşını milyon kere bıçaklamak gibi mi? | Open Subtitles | كطعن صديقك المقرّب ملايين المرّات بينما يترجّاك لتتوقّف |
| "Şu anda sana milyonlarca kez, ne kadar üzgün olduğumu söylemek isterdim." | Open Subtitles | وقد أردتُ أن أخبركِ ملايين المرّات وأفصح لك كم أنا آسف |
| Her materyal milyonlarca kez incelendi. | Open Subtitles | تلك الأمور تم بحثها ملايين المرّات |
| Tıbbi x ışınlarından bir milyon kez daha ölümcüldür. | Open Subtitles | أكثر فتكًا ملايين المرّات من الآشعة السينية الطبية |
| milyon kez kibarca sesini kısmasını istedim. | Open Subtitles | و لقد طلبتها منها بطلف ، ملايين المرّات أن تَقوم بإطفائها |
| Bunu kendine milyon kere söyledin. | Open Subtitles | قلتِ هذا بنفسك ملايين المرّات |
| Bir dakika, biz milyonlarca kez o yoldan geçtik. | Open Subtitles | "مهلكِ, لقد عبرنا ذلك الطريق ملايين المرّات بطريقنا للمشفى". |
| milyonlarca kez daha parlak olan patlamalar vardır. | Open Subtitles | هناك ثورات ألمع ملايين المرّات |
| milyonlarca kez öldüm. | Open Subtitles | لقد متّ ملايين المرّات. |
| Bunu milyon kez yaptım. | Open Subtitles | فعلتُ هذا ملايين المرّات. |