| Ama hala birbirine bağlanmış ve kaşığımı eğmiş olarak, bir bütün halindeydiler. | Open Subtitles | ولكنهم كانوا لا يزالوا في الإطار، مثبتين بروابط أحنت ملعقتي. |
| Yumurtalarımı mahvettirip, kaşığımı düşürttün bana. | Open Subtitles | انظر الى ما فعلت لقد جعلتني اخرب بيضي, واسقط ملعقتي |
| Bütün geceyi Herb'ü konuşarak mı geçireceğiz, yoksa kaşığımı almamı mı istersin? | Open Subtitles | هل سوف نقضي اليل كله بالتحدث عن هيرب او تريد مني ان احصل على ملعقتي |
| Ne zaman yeni bir kız gelse kaşığı her zaman fincanın üzerine koyarım. | Open Subtitles | ...كلما كانت هناك فتاة جديدة أضع ملعقتي فوق الكوب |
| Her altı saatte bir, iki çay kaşığı. | Open Subtitles | ملعقتي طعام، كل ست ساعات |
| Bu arada Komutan, kaşığım. | Open Subtitles | إذا لم يكن لديك مانع ايها القائد. اريد ملعقتي |
| Benim kaşığım yok. | Open Subtitles | حسناً خذ ملعقتي لكني استعملها |
| Ancak kaşığımı sokabiliyorum. | Open Subtitles | بصعوبة أستطيع إدخال ملعقتي |
| Maymun kaşığımı aldı. | Open Subtitles | أخذ القرد ملعقتي |
| Kendi kaşığımı alacağım. | Open Subtitles | سأحضر ملعقتي |
| kaşığımı büktü. | Open Subtitles | لقد ثنى ملعقتي |
| - kaşığımı düşürdüm. | Open Subtitles | -أوقعت ملعقتي |
| Beni sakın bu kaşığı kullanmaya zorlama. | Open Subtitles | لا تجبريني على استخدام ملعقتي |
| kaşığım çöp öğütücüsüne sıkıştı. | Open Subtitles | ملعقتي وقعت بالداخل. |
| Bu benim kaşığım. | Open Subtitles | هذه ملعقتي |