| Ona kitabının Antraks sporlarıyla kirlenmiş olduğunu söyledim. Sonra da ona 300 dolar verdim. | Open Subtitles | أخبرتُه أنّ الكتاب كان ملوثاً بالجمرة الخبيثة وبعدها أعطيتُه 300 دولار |
| Öyle görünüyor ki ev zehirli maddelerle kirlenmiş. | Open Subtitles | اتضح أن المكان كان ملوثاً بمواد كيميائية سامة |
| Acaba laboratuvar, önceki deneyler yüzünden kurşunla kirlenmiş olabilir miydi? | Open Subtitles | هل يمكن أن يكون المختبر ملوثاً بتجارب سابقة للرصاص؟ |
| Yani yeryüzünden havaya ne varsa kirlenir. | Open Subtitles | أي ملوثاً للطبقة الهوائية. هكذا يصير الهجوم |
| Yani yeryüzünden havaya ne varsa kirlenir. | Open Subtitles | أي ملوثاً للطبقة الهوائية. |
| Kırık kaburga çok kötü bir mikrop kapmış. | Open Subtitles | الضلع المكسور الذي أصبح ملوثاً بالعدوى الأكثر قسوةً ورعباً |
| Rosebud'daki depo, ölü bir zombi tarafından kontamine edilmiş! | Open Subtitles | الخزان الموجود في "روزبد" كان ملوثاً بسبب زومبي ميتاً فيه |
| Belki suları kontamine olmuştır. | Open Subtitles | ربما كان الماء ملوثاً |