| Biliyor musun, eski karım olarak, karımken olduğundan çok daha iyisin. | Open Subtitles | أتعرفين، أنكِ أفضل كـ زوجة سابقة مما كنتِ عليه كـ زوجه |
| Senin istediğinden daha önce oradan çıkardığımızı biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أننا جعلناكِ تخرجين مبكراً أكثر مما كنتِ ترغبين |
| Ama bunu yapmayacak. Şimdi sıra bende, senden çok daha iyi olacağım onun için. | Open Subtitles | انه دوري الآن ، وسأكون الأفضل له وافضل مما كنتِ |
| Kendi başına olabileceğinden çok daha ünlü olacaksın artık. | Open Subtitles | ستكونين أشهر بكثير مما كنتِ تتخيلي أن تصلي إليه |
| Bu yükseklikteki bir sonuç düşündüğünden daha az zamanın olduğunu gösterir. | Open Subtitles | ورقم بهذا الارتفاع يعني أنّ ما بقيَ لديكِ أقلّ مما كنتِ تتوقّعين |
| Senden daha çok tecrübem var. Her şey düzelir. | Open Subtitles | الآن ، لقد كنت بالجوار أكثر مما كنتِ بجواري |
| Şu an bildiğinden daha fazlasını biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | هيه تعرفين الان اكثر مما كنتِ تعرفيه من قبل ، صحيح ؟ |
| Bu kadarı ağır gelir gibi geldi. Ayrıca daha fazla endişelenmeni istemedim. | Open Subtitles | بدى بأن هناك الكثير لمعالجته، ولم أرد أن أزيد قلقكِ مما كنتِ عليه |
| Yani, lisedeki halinden bile daha güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدو أفضل حتى مما كنتِ عليه بالمدرسة الثانوية |
| Savaştan öncekine göre daha iyisin, biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ الطف مما كنتِ عليه قبل الحرب، تعلمين |
| İstediğinden daha fazla ilgi göreceksin. | Open Subtitles | حسناً، أنتي على وشك الحصول على المزيد مما كنتِ تتمنيه |
| Senin gelip gelebildiğin yerden çok daha ileride olduğumuz için mi? | Open Subtitles | لأننا أفضل في هذا العمل أكثر مما كنتِ لتكوني؟ |
| Yani seni hak ettiğini düşündüğünden çok daha sert bir şekilde eleştirirdi. | Open Subtitles | إذن فقد حكمت عليكِ بقسوة أكثر مما كنتِ تشعرين أنّكِ تستحقينه. |
| Ayrıca, olduğundan daha hızlı gözüküyordun. | Open Subtitles | إيضاً، يبدو بأنكِ سوف تكونين أسرع كثيراً مما كنتِ |
| Yazdırmayı başardım ve sizin umduğunuzdan çok daha kaliteli bir çözünürlükte. | Open Subtitles | طبعتها. إنه حتى أعلى جودة مما كنتِ تأملين. |
| Evet prenses senin benden olduğundan statü olarak çok daha yukarıda. | Open Subtitles | و,أجل الأمير أعلى من مكانتي أكثر مما كنتِ بالنسبة لي. |
| Son gördüğümden bayağı daha genişsin. | Open Subtitles | أنتِ بأكملكِ أكبر مما كنتِ عليه عندما غادرت. |
| Hiçbir erkek senin onu sevdiğinden daha fazla sevemez mi yani onu? | Open Subtitles | ألمْ يُغرم بكِ رجل أبداً أكثر مما كنتِ قد أغرمتِ به؟ |
| Bunu yazdığındaki yaşından daha küçük şu an. | Open Subtitles | إنّها أصغر سنّاً مما كنتِ عليه عندما كتبتِ هذه الرّسالة. |
| Tanıştığımız günden çok daha güzelsin. | Open Subtitles | لا، أنتِ أفضل مما كنتِ حينما تقابلنا |