"ممثله" - Translation from Arabic to Turkish

• oyuncu
• aktris
• aktrist
• Aktrisim
• temsilcisi
• aktrissin
• oyuncuyum
• temsilcisiyle
• temsilcisisin
• bir oyuncusun
• bir aktristsin

Ben "oyuncu olmak istiyorum" derdim.
قال طبيبة بيطرية قلت أريد أن أكون ممثله ..

Kendimi oyuncu olarak göremiy orum.
انا لست متأكده اننى استطيع ان اكون ممثله

Belki, ama bu çocuk bir aktris olmak için çok fazla çekingen!
ربما. لكن هذه الطفلة جبانه جداً على أن تكون ممثله

Artık bir klasik aktris olmak istediğiniz doğru mu?
هل هذا صحيح إنكِ تريدين أن تصبحى ممثله كلاسيكيه الآن؟

"Bir aktrist olacak kadar, kendime güvendiğim söylenemez."
انا لست متأكده اننى استطيع ان اكون ممثله

Aktrisim, nasıl olduğunu bilirsiniz.
حسناً، أنا ممثله ولكنك تعرفين كيف هو الأمر

Ben... ben cinayetle suçlanmasına yardım ettim bunu da bu firmanın bir temsilcisi olarak yaptım.
أنا.. ساعدته الى تهمة القتل بأنني عملت كــ ممثله

2 y aşımdayken, annem oyuncu olmama karar v erdi.
عندما كنت فى الثانيه من عمرى .. امى قررت انى قد اكون ممثله

oyuncu olmak dışında başka birşey düşünemiy orum.
لا أستطيع التفكير فى اى شئ عدا ان أكون ممثله

Ama, ben sadece oyuncu olmak istiyorum.
لا أستطيع التفكير فى اى شئ عدا ان أكون ممثله

Bir kodamanın karısı olan Rus bir kadın oyuncu orada benim ruhumla oyun oynuyor.
ممثله روسيه زوجه رجل مهم هناك تلعب بروحى

Judi Dench'in en iyi kadın oyuncu oskarını hiç alamamış olması.
ان جودي دينش لم تفز ابداً بجائزة الاوسكار لافضل ممثله

Hayatım boyunca yardım edip yol göstereceğim büyük bir aktris için dua ettim.
طوال حياتى وانا أصلى من أجل الحصول على ممثله رائعه أساعدها وأوجهها

Kimse onu izlemeye zorlamıyor. Ayrıca o tecrübeli bir aktris.
لا يجبرها أحد على مشاهدة ذلك بالإضافه إلى ذلك , هى ممثله ذات خبره

Senin için acı verici çünkü sen büyük bir aktris olmak isteyen bir film yıldızısın.
يريد أن يكون بطل فيلم وأنتِ تواجهين صراع بسبب كونك بطلة فيلم وتريدين أن تكونى ممثله عظيمه

İşin aslı, tek sahip olduğun, güvenilmez, ne yapacağının garantisi olmayan bir aktrist.
بالواقع , كل مالديـك هو ممثله غيـر قابله للتـأمين لأيمكن الأعتمـاد عليهـا

- Roy? - Bu Koç'un temsilcisi, Tim Fink. Roy şu anda bir toplantıda.
"روى" - انا ممثله "تيم فينك" ، "روى" فى اجتماع -

Artık değilsin. Şu an işsiz bir aktrissin.
انتى ممثله عاطله شيء بديع

Biliyorsun, deneyimli bir oyuncuyum. Guinevere'i oynadığımda, aldığım alkışları duymalıydın.
أنا ممثله بارعة لو تعلمون كان يجب عليك سماع التصفيق

Şimdiki temsilcisiyle tam bir hayal kırıklığı yaşadı.
وبالتالي هو خائب الأمل في ممثله الحالي

Tahmin edeyim; kanuni temsilcisisin.
دعني أخمن، أنت ممثله القانوني؟

Harika bir oyuncusun.
ممثله بارعه للغاية

Sen bir aktristsin,değil mi?
أنت ممثله , ألست كذلك؟