Böcekler kulak içi gibi yerlere konsantre olmuşlar, buralardaki deriyi delip, yemeklerini emebiliyorlar. | Open Subtitles | تركز الحشرات على مناطق مثل داخل الأذن حيث يمكنهم ثقب الجلد وامتصاص وجبتهم |
İtalya yada İspanya gibi yerlere uçmak. | Open Subtitles | السفر إلى عدة مناطق مثل إيطاليا أو إسبانيا |
Kent, Surrey, Sussex gibi yerlere, | Open Subtitles | (مناطق مثل ( كينت ) ، ( سورى ) ، ( ساسيكس |
Bunun gibi yerlerde, örneğin Yahuda Çölü'nde, en yakın yoldan 20 km uzakta bulunuyorduk. | TED | فقد حصلت في مناطق مثل .. صحراء يهودا على بعد 20 كم من اقرب طريق مأهول |
Bu teknoloji ile öğretmenler ve toplum sağlık çalışanları da yetkilendirilerek Malavi gibi yerlerde çocukların sağlığa erişmeleri sağlanabilir. | TED | يمكن لهذه التكنولوجيا تمكين معلمين وعاملي صحة محليين لتوفير الرعاية الصحية للأطفال في مناطق مثل ملاوي. |
Laboratuvarın içinde değil, ve giderek artan bir şekilde Hindistan, Çin, Brezilya, Afrika gibi yerlerde. | TED | ليس في المختبر، وإنه على نحو متزايد في مناطق مثل الهند والصين والبرازيل وافريقيا. |
Aslında, Malezya gibi yerlerde, tulum giyen müslüman kadınlar konuşmaya bile değmezler. | TED | و في الواقع في مناطق مثل ماليزيا، فإن عمل المسلمة على الآبار ليس مثيرا للاهتمام حتى. |