| Minty'nin iki büyük kız kardeşi prangalı mahkumlar olarak satıldı. | TED | اثنتان من أخوات منتي الأكبر تم بيعهم لعصابات الرقّ. |
| Minty küçük bir çocukken bile onu kırbaçlayan ve cezalandıran farklı sahiplere kiralanmıştı. | TED | حتى في طفولتها، تم تأجير منتي لمُلاك مختلفين، الذين أخضعوها للجلد والعقاب. |
| Genç Minty'nin hayatı bir komşu dükkandaki işi ile sonsuza dek değişmişti. | TED | حياة الشابة منتي تغيرت للأبد حينما كانت في مهمة إلى متجر في الحي. |
| - Günaydın, Menti. - Kravat mı takıyorsun? Evet. | Open Subtitles | (صباح الخير يا (منتي أتريدون وجبة الأفطار؟ |
| Bartolo Sandri ve Mario Menti. | Open Subtitles | (بارتولو ساندري) و (ماريو منتي). |
| Orada bir denetmen kaçak bir köleye iki sterlin attı, onu ıskaladı ve Minty'e çarptı. | TED | هناك، ألقى أحد المشرفين بأثقال وزنها 2 باوند على عبد هارب، ولكنه أصاب منتي بالخطأ. |
| Minty'nin sahibi onu satmayı denedi, fakat uyku büyüsüne düşmüş bir köleyi satın almak isteyen kimse yoktu. | TED | مالكة منتي حاولت بيعها، ولكن لم يكن هناك مشترون لعبد مصاب بالخدار. |
| Ağaç kesmek Minty'nin fiziksel gücünü arttırdı ve odunları gemiyle kuzeye götüren özgür siyahi denizcilerle tanıştırdı. | TED | تقطيع الخشب زاد من قوة منتي البدنية وجعلها على اتصال مع البحارة السود الأحرار الذين يشحنون الخشب للشمال. |
| Minty, onlardan ticari güzergâhlar boyunca meydana gelen gizli iletişimleri, hayatında daha sonra çok değerli olduğunu kanıtlayacak bilgileri öğrendi. | TED | تعلمت منتي منهم الاتصالات السرية التي تحدث طوال طريق التجارة، المعلومة التي من شأنها أن تثبت أنها لا تقدر بثمن في وقت لاحق من حياتها. |
| Minty, beni bir hayır işi için kandırmaya çalışıyor. | Open Subtitles | (منتي) تحاول إقناعي بعمل بعض من اعمالها الخيرية. |
| Tüm güzel kızlar Minty'nin düğününde olur... O Madrasan'lıyı unutur ! | Open Subtitles | كلّ هؤلاء الفتيات الجميلات في زفاف (منتي) سيُنسِيه تلك (المِدْراسية)! |
| Şimdi karar ver; şerefli bir şekilde evlenmek istiyor musun ya da Minty gibi bir kızı bir araba yüzünden bırakacak mısın? | Open Subtitles | الآن أنت قرر، هل تريد الزواج بشكل مشرّف، أم تترك فتاة مثل (منتي) بسبب سيّارة؟ |
| Ya Minty Duke'un annesi ile bu şekilde konuşsaydı? | Open Subtitles | ماذا لو تكلّمت (منتي) مع والدة (ديوك) بهذه الطريقة؟ |
| Chennai'den olan... Minty'nin düğününe gelen kişi... | Open Subtitles | تلك التي من (تشـنّاي) التي كانت موجودة في زفاف (منتي). |
| Myrtle ve Minty'yi yakalamış. | Open Subtitles | (لقد أخذ (ميرتل) و(منتي |
| Kuzenim Minty evleniyor. | Open Subtitles | قريبتي (منتي) ستتزوج. |
| Bartolo Sandri ve Mario Menti. | Open Subtitles | (بارتولو ساندري) و (ماريو منتي). |
| Menti,Abubakar nerede? | Open Subtitles | أين (أبو بكار) يا (منتي)؟ |
| Menti, sen iyi misin? | Open Subtitles | هل أنت بخير يا (منتي)؟ |
| Menti. Neden burada değiller? Söyleyeceğim. | Open Subtitles | (منتي) سأتلوها أنا |
| Menti. Meyers. | Open Subtitles | (منتي)، (ميريز) |