| Neyse... Kendi nâmıma şunu söyleyeyim... Buradasın, yaşayanların arasına geri dönebildin. | Open Subtitles | بأي حال، أجعل الحديث منوطًا بي بينما ها أنتما عدتما للحياة. |
| Kendi nâmıma şunu söyleyeyim... Buradasın, yaşayanların arasına geri dönebildin. | Open Subtitles | بأي حال، أجعل الحديث منوطًا بي بينما ها أنتما عدتما للحياة. |
| Artık mesele sadece sen ve ben değiliz. İşin içinde çocuklar var. | Open Subtitles | هذا الأمر لم يعُد منوطًا بك وبك، إذ اشتمل طفلتين ولن أعرّضهما للخطر. |
| mesele askerler değil. Onları daha da güçlendiriyoruz. | Open Subtitles | الأمر ليس منوطًا بالجنود، إننا نزيدهم قوّة. |
| ...ama yeni bir Black Canary bulmak yalnızca özet okumaktan ibaret değil. | Open Subtitles | إيجاد (كنارية سوادء) جديدة ليس منوطًا باستعراض السير الذاتية فحسب. |
| ...ama yeni bir Black Canary bulmak yalnızca özet okumaktan ibaret değil. | Open Subtitles | إيجاد (كنارية سوادء) جديدة ليس منوطًا باستعراض السير الذاتية فحسب. |
| mesele askerler değil. Onları daha da güçlendiriyoruz. | Open Subtitles | الأمر ليس منوطًا بالجنود، إننا نزيدهم قوّة. |
| Hayır. mesele o değil. | Open Subtitles | كلّا، ليس منوطًا بها، اتّفقنا؟ |
| Ama mesele ben değilim. Sen de değilsin. | Open Subtitles | لكن الأمر ليس منوطًا بي ولا بكم. |