| Gerçek, ondan kurtulduğumuz. Cesedinden kurtulduğumuz. | Open Subtitles | الحقيقة بأنّنا تخلصنا منّه تخلصنا من الجثّة. |
| Sana ihtiyacın olan en önemli özelliğini söyledim. ondan alman gereken tek veçhe. | Open Subtitles | أعطيتُـك كلمة تحتاجها بشدّه يجب أن تأخذ منّه السّمه |
| Ne yani, ondan da bizden de bunu görmezden gelmemizi mi bekliyorsun? ! | Open Subtitles | ماذا تتوقع منّه تتوقعنا أنّنا نتجاهل الأمر؟ |
| Ama parayı almak yerine ondan cinayet işlemesini istedin. | Open Subtitles | لكن بدل من أخذ المال، طلبت منّه ارتكاب جريمة قتل |
| ondan böyle bir şeyi istemedim ben. - Donanma askeri olmak, sevdiği tek şeydi. | Open Subtitles | لم أطلبَ منّه القيام بذلك، البحريّة الشيء الوحيد كان الذي أحبّه |
| Adam ile gizli bir iliskisi vardi. Marlene ondan karisini terk etmesini istiyordu. | Open Subtitles | قامت بعلاقة غير شرعية، مع الدون وأرادتَ منّه أن يترك زوجته |
| ondan haber aldım ama bu aylar önceydi. | Open Subtitles | .لقد تلقينا منّه إتصالاً،لكنَّه كان قبل شهر |
| Tabii ondan minnettarlık beklemiyorum. | Open Subtitles | . بالطّبع , لا اتوّقع الشّكر منّه |
| ondan çok daha kötü olacak. | Open Subtitles | سيكون هذا أسوء منّه |
| - O zaman ondan daha güçlü olmalıyım. | Open Subtitles | -إذن عليّ أن أكون أقوى منّه -لا تستطيع |
| ondan daha iyi biri daha olamaz. | Open Subtitles | ليس هناك رجل أعظم منّه |
| O zaman belki de sen ondan daha akıllısındır. | Open Subtitles | حينها كنت أعقل منّه |
| ondan kurtulmamız gerek. | Open Subtitles | عليّنا أن نتخلص منّه |
| - Ama ondan ayrılmak istediniz? | Open Subtitles | لكنّكِ طلبتِ منّه أن يترككِ؟ |
| Çünkü ondan korkuyorum. | Open Subtitles | السبب هو إنّني خائفٌ منّه. |
| Artık korkmuyorum ondan. | Open Subtitles | أنا لم أعد خائفة منّه |
| Bölgeyi ondan alacağız. | Open Subtitles | ننتزعها منّه. |