| Baban da ben de Senin iyiliğin için bu evliliğe müsaade etmiyoruz. | Open Subtitles | والدك وانا لن نسمح بهذا الزواج , من اجل مصلحتك |
| Muhtemelen bunu Senin iyiliğin için yaptığını söylemiştir. | Open Subtitles | غالباً انها قالت لك أنها تفعل ذلك من اجل مصلحتك |
| Üzgünüm ama bu Senin iyiliğin için. | Open Subtitles | أنا آسف ، ولكن هذا من اجل مصلحتك |
| Peki hiç, tişörtünü çıkartmaya seni zorlamamın, sırf senin kendi iyiliğin için olduğu aklına geldi mi? | Open Subtitles | هل فكرت من قبل انه من الممكن ان يكون فعلي بجعلك تنزع قميصك .. من اجل مصلحتك |
| Seni kendi iyiliğin için buraya kapatmış olmalılar. | Open Subtitles | لا بد انهم احتجزوك من اجل مصلحتك |
| Bu Senin iyiliğin için, evlat. | Open Subtitles | هذ من اجل مصلحتك يا ولد |
| Ban inan. Bu Senin iyiliğin için.Ve... | Open Subtitles | حسنا اعتقد انه من اجل مصلحتك |
| Senin iyiliğin için, umarım haklısındır, Clarice. | Open Subtitles | -(من اجل مصلحتك , اتمني ان تكوني علي صواب , (كلاريس |
| Senin iyiliğin için Bobby, gidelim. | Open Subtitles | من اجل مصلحتك يا (بوبي)، تعال معي |
| Senin iyiliğin için. | Open Subtitles | من اجل مصلحتك |
| Senin iyiliğin için, S. | Open Subtitles | انه من اجل مصلحتك يا (اس)... |
| kendi iyiliğin için dene. | Open Subtitles | حسنا,حاولي, من اجل مصلحتك |
| Lütfen aramayı yap kendi iyiliğin için. | Open Subtitles | - ارجوك, اتصل بهم, من اجل مصلحتك. |
| Kaldırdım Fi kendi iyiliğin için. | Open Subtitles | لقد غيرت مكانه (في) ، من اجل مصلحتك |