| Mesajın bir sonraki aşamasına geçtiğimizde bu işimize yarayacak. | Open Subtitles | سيُصبحُ هذا في المتناول عندما ننتقلُ إلى المستوى التالي من الرسالة |
| Mesajın bir kısmını çevirdik: | Open Subtitles | لقد ترجمنا جزءاً من الرسالة حتى الآن: |
| - Mesajın bir parçasını gördüm... - Sanırm onu buldum. | Open Subtitles | رأيت جزء من الرسالة - يبدو انى وجدته - |
| Bunlar, kendilerine ait eserleri geri talep eden Secona yerlileri tarafından Dışişleri Bakanlığına gönderilmiş bir mektuptan alınmış. | Open Subtitles | هذه من الرسالة تلك أرسل إلى وزارة الخارجية نيابة عن سيكونا، طلب العودة مصنوعة يدوية متأكّدة. |
| Bu yazı, kurbanın üzerinde bulunan mektuptan. | Open Subtitles | إنّه نص من الرسالة التي وُجدت مع الضحية. |
| Sonra da eğer beni ihbar ederse... o mektubun bir kopyasını tesisatçıya postalayacağımı söyledim. | Open Subtitles | ثم أخبرتها إن وشت بى فسأرسل نسخة من الرسالة إلى السباك |
| Adresini eşime yazdığın bu mektuptan buldum. | Open Subtitles | لقد حصلت على عنوان منزلك من الرسالة التي قمت بكتابتها لزوجتي |
| Altına imza attım. mektuptan utanmıyorum. | Open Subtitles | وقعت بإسمي في الرسالة أنا لست محرجةً من الرسالة |
| Planın bir şeyi yok. mektuptan daha iyi. | Open Subtitles | الخطة جيدة, إنها أفضل من الرسالة. |
| Sevgili Nasrin, Bir mektuptan daha fazlasını hak etsen de tahmin de edebileceğin gibi vedalarda çok kötüyümdür. | Open Subtitles | عزيزتي... نسرين أنت تستحقين أكثر من الرسالة ولكن كما كنت تتوقعين أنا سيئة في الوداع |
| Tamam, kendi ismini sil mektuptan, ve Rançoddas Çançad'ınkini yaz. | Open Subtitles | حسناً ، أمحوا إسمك من الرسالة و اكتب اسم (رانشورداس تشانشد) |
| Bu mektubun bir kopyası bende. Tanıklarım da var. | Open Subtitles | عندى نُسخة من الرسالة وايضاً عليها شهود |