| Birazdan masaya geçeceğiz. Dilerseniz önce bir içki vereyim mi? | Open Subtitles | سيكون العشاء جاهز بعد قليل أتريد شيء من الشراب الأن؟ |
| Bu kütüphanede ne vardı, en az üç içki mecburiyeti mi? | Open Subtitles | ما هي قوانين المكتبة ، ثلاثة كؤوس من الشراب كحد أدنى؟ |
| Sadece bir kadeh şarap ve sonrasında eve bırakılma da programa dahil. | Open Subtitles | وكأساً من الشراب فقط ويشمل البرنامج فى النهاية التوصيل أيضاً الى المنزل |
| Biraz içip eve gidelim. | Open Subtitles | تناول القليل من الشراب وقد السيارة الى البيت |
| Her gece saat 10'da sandviç ve iki bardak şarapla uyandırılacaksın. | Open Subtitles | كلّ ليلة عند العاشرة سأوقظكِ بالشطائر و قدحين من الشراب. |
| - Nöbet mi? Şey, nöbet değil ama bilirsiniz içkiyi biraz fazla kaçırdı... | Open Subtitles | حسنا، ليست نوبات ولكن كما تعلم لقد تناولت الكثير من الشراب |
| Bu eski barda çok içtim. | Open Subtitles | في تلك الحانة العتيقة لقد حضيت بالكثير من الشراب |
| Pekâlâ, yeterince viski içtin sanırım. | Open Subtitles | لم لا تفعلون هذا ؟ حسناً ، أعتقد بأنك إكتفيت من الشراب |
| Bir iki kadeh içtikten sonra onu tanıyamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك التعرف عليه بعد أن يتناول شيئا من الشراب. |
| Bence uygun. İçki içecek vaktiniz var mι? | Open Subtitles | سأخبرك فورا بذلك ، هل لديك وقت لكأس من الشراب ؟ |
| Adil bir içki paylaşımı yaptığımı reddedecek son kişiyim. | Open Subtitles | أوه .. لقد تناولت نصيبى العادل من الشراب لذلك اليوم سأكون آخر شخص ينكر ذلك |
| Tatlım, geçen gece bunu gayet iyi hatırlıyordun içki içmiştin, oraya gidip... | Open Subtitles | حبيبى, انت تذكرها جيدا منذ ليلة امس عندما ذهبت لأحتساء كاس من الشراب ولم تذهب الى مشوارك |
| Senin yerinde olsam, oraya gidip o çocuklara bir içki verirdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك , لذهِبت الي هُناك و أعطيت هؤلاء الفتيان بعض من الشراب |
| İzin verirseniz bu akşam sizinle birlikte bir kadeh şarap içmek istiyorum. | Open Subtitles | لو أذِنتَ لى، أريد أن أحتسى معك هذا المساء كأساً من الشراب |
| Onunla konuş ona bir-iki kadeh içki ısmarla! | Open Subtitles | حسناً ، تكلم معها وادعها على كأسين من الشراب |
| İş çıkışı Josie'nin Barı'na uğradım. Bir iki kadeh içtim. | Open Subtitles | لقد توقفت فى حانة جوزى بعد العمل رثم تناولت القليل من الشراب |
| Çok içip Crystal'dan saklanmam gereken partiye gitmeye beni zorlayan kim? | Open Subtitles | من اجبرني على الذهاب إلى الحفلة حيث أكثرت من الشراب و اضطررت للإختباء من كريستال؟ |
| Bir tek konser verdik, kafayı bulduk, içip sızdık sonra da aletlerimizi satıp, daha çok bira aldık. | Open Subtitles | أقمنا حفلة واحدة, وأصبحنا مخمورين ومارسنا الجنس وبعنا آلاتنا لنحصل على مزيد من الشراب |
| Arkasından sakinleşebilmek için üç bardak şarap içmem gerekti. | Open Subtitles | أحتاج لثلاث زجاجات من الشراب كي أهدأ بعدما أراها |
| Akşam yemeği üstüne aldığım ufak bir bardak içki ağrılarla baş edebilmeme yardımcı oluyor. | Open Subtitles | قليلاً من الشراب بعد العشاء يساعد على محاربة الألم. |
| Sınırlı deneyimlerime dayanarak, bir erkek içkiyi biraz fazla kaçırdığında atıp tutmaya eğilimli olur. | Open Subtitles | من خِبراتي المُتواضعة عندما يأخذ الرجل قِلة من الشراب الكثير فإنه يميل إلى أن يكون مُتباهٍ قليلا |
| Şey, içkiyi biraz fazla kaçırdı da. Bebek arabasındaki bir kızın üstüne pamuk kustu. | Open Subtitles | لقد أكثرَ من الشراب قليلاً وتقيأ كومة من القطن على هذه الفتاة الصغيرة |
| Ben içeceğim kadar içtim, kendimi düzeltmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | تناولت حصتي من الشراب مؤخراً وأنوي تحسين سلوكي |
| Masada iki kadeh, barda iki kadeh içtin. | Open Subtitles | حظيت بكأسين من الشراب على الطاولة وكأسين عند المشرب |
| Hayır, İnanın bana, yedekte tuttuğum içkileri içtikten sonra, bu sabah uyanmış olmam bir mucize. | Open Subtitles | لا, صدّقنى, بعد كل هذا القدر من الشراب, فقد سكرت تماما انها لمعجزة اننى افقت هذا الصباح |
| Kızlar, bize içecek birşeyler getirir misiniz lütfen? | Open Subtitles | يافتيات , لما لا تحضروا لنا زوجين من الشراب من فضلكم |