"من المرجان" - Translation from Arabic to Turkish

    • mercan
        
    Alçak gelgitler boyunca, sular geri çekilir ve normalde sualtında olması gereken tüm yaşayan mercan bölümü, meydana çıkar. Open Subtitles خلال أَدْنَى مد وجزر, يفر الماء, و قطاعات كاملة من المرجان الحي, الذي عَادَةً ما يكون مُعَرَّض, تحت الماء.
    İşte bu yüzden, yani bütün yumurtalar yüzeyde eşleriyle karşılaştıklarından resifte çok sayıda mercan bulunması gerekiyor. TED لذا نحتاج الكثير من المرجان في الشعاب المرجانية، ليلتقي البيض مع قرائنه عند السطح.
    Çok az insan, Mozambik Kanalı'ndaki mercan zerresi olan Bassas da India'yı duymuştur. TED عدد قليل من الناس سمع عن باساس دا أنديا، بقعة صغيرة من المرجان في قناة موزمبيق.
    Fotoğrafın bize gösterdiği diğer şey ise, buradaki bu güzel mercan ormanı olmasına rağmen resimde hiç balık yok. TED الشيء الآخر تظهرك وبالرغم من ذلك توجد هذه الغابه الجميلة من المرجان لايوجد سمك في الصورة
    Orada mercan duvarlar ve istiridye kabuklarından tavanlar arasında bir küçük deniz kızı yaşar." Open Subtitles و هناك خلف جدرانه التي من المرجان وسقفه المصنوع من المحار تعيش حورية البحر الصغيرة
    Onlarca yıl süren büyümenin sonucunda farklı mercan türleri enkazın farklı bölgelerinde yoğunlaşmış. Open Subtitles بعد عقود من النموّ، تسيطر أنواع مختلفة من المرجان على مناطق معيّنة من الحطام.
    400 çeşit sert mercan, 300 çeşit yumuşak mercan, 1,600 çeşit balık, Open Subtitles اربعمائة نوعا من المرجان الصلب, و 300 من المرجان الطري, الف وستمائة نوع من الأسماك,
    Genellikle girdabın yuttuğu sörfçülerin yaralarını incelediğimde yaralarında birazcık mercan ve kaya parçacıklarına rastlarım. Open Subtitles عادة عندما افحص الجروح من ركوب الامواج الذي اكلتها الدوامة وجدت قطعة صغيرة من المرجان
    Ve mercan dolu olacak. Open Subtitles وأنها ستعمل على أن تكون كاملة من المرجان.
    İşte burada görüyoruz, örneğin, bir sünger spikülü, 2 parça mercan burada, bu bir deniz kestanesi dikeni. TED لذا هنا نرى، على سبيل المثال، إسفنج الشوكة، قطعتان من المرجان هنا، وهنا عمود فقري لقنفذ البحر. حقاً بعض الأشياء المدهشة.
    Alaska'da kıyı boyunca yürüyordum, ve bir koloni deniz anemonu ile dolu bu gel-git havuzu ile karşılaştım bu harika yeme makineleri, mercan ve deniz anasıyla akrabadır. TED كنت أمشي على الشاطيء في الاسكا ومررت ببركة ماء ممتلئه ومستعمره من شقائق النعمان هذه الآلات الجميله التي تأكل أقاربها من المرجان وقناديل البحر
    Orada mercan duvarlar ve istiridye kabuklarından tavanlar arasında bir küçük denizkızı yaşar." Open Subtitles هناك ... . خلف جدرانه المصنوعه من المرجان
    Tek bir Kütkafalı tek başına yılda beş ton mercan yiyebilir, vücudundan kum olarak resife geri çıkarır. Open Subtitles وتستطيع متورمة الرئس الواحدة مضغ ما يصل الى خمسة أطنان من المرجان سنويا, التي تعيد تَغَوَّطَه كرمال على الشعاب المرجانية.
    mercan kayalıklarının karanlıkta olmamaları gerekir, ama yakın geçmişte 2,000 metre derinlikte yeni bir mercan türü bulunmuştur. Open Subtitles ليس من المفترض أن توجد الشعاب المرجانية في الظلام التام ..(لكن, وحديثا,عُثر على نوع جديد من (المرجان على عمق 2000 متر
    Aynı kaya kabuk bir parça mercan gibi şeylere Open Subtitles مثل صدفه,صخره,قطعه من المرجان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more