| Bunların her yıl yüzde 10'u ile 20'sı arası kendini aday gösteren kişiler. | TED | من بينهم، ما بين عشر بالمئة، وعشرين بالمئة من المرشحين أناس رشحوا أنفسهم |
| Bu resmi olarak bir eşitlikse ve hiç bir aday çoğunluğu alamadıysa; | Open Subtitles | إذا تأكد التعادل، إذا لم يستطع أي من المرشحين الحصول على الأغلبية |
| Çok fazla kötü aday varsa battık demektir. | Open Subtitles | وإذا كان هناك العديد من المرشحين الخطأ فسنخسر بالتأكيد |
| Bu gizli operasyonun işlemesi için okulundan mezun olmanı sağladık ve de onlarca adayı da içeri sızma görevine uygun gördük. | Open Subtitles | كجزء من عملية لا زالت سريّة فقد قيّمنا المتخرّجين في صفّك و وجدنا نصف دزينة من المرشحين ضعفاء فعلاً للاستخدام العدائي |
| İş arkadaşlarımla birlikte bu iki kategorideki adayı tanımlamak için bazı resmi terimler oluşturduk. | TED | زملائي في العمل وأنا ابتدعنا مصطلحات رسمية للغاية لوصف فئتين مختلفتين من المرشحين. |
| İmzalamazsan son Adayların listesine giremeyeceğini biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعرف أنّ القائمة النهائية من المرشحين لن تشملك إلا إن وقعت التعهّد |
| Gönüşüre göre Kenneth'in eğitim alması gerekiyor ve nitelikli Adayların olduğu bir dünyada ilçe bu eğitime harcanacak masrafı gerekçelendiremiyor. | Open Subtitles | اتضح أن هناك تمرين يجب أن يأخذه كينيث و فى عالم يوجد به الكثير من المرشحين المؤهلين المقاطعة لا تستطيع تحمل التكاليف |
| Bu oldukça ufak bir gruba hitab eden bir bilim dalı. Görüşülecek çok fazla yeni aday kalmadı. | Open Subtitles | من الطلاّب المتقدّمين الذي يتطلّب التحقق من المرشحين الآخرين |
| - Yakında yeni birini belirleyeceğiz. Birkaç aday var. | Open Subtitles | أننا واثقون أننا سنحل مجله , يوجد عدد من المرشحين |
| Pek çok üst düzey aday buraya kadar gelmeye çalıştı ama başarısız oldu. | Open Subtitles | كثير من المرشحين ذوي مؤهلات عالية حاولوا الحصول إلى هذه النقطة وفشلوا. |
| aday olmadığı sürece yasaklı listesine girmez. | Open Subtitles | لا، ليست خارج الحدود إلا إذا كانت من المرشحين. |
| Öyle bir aday, öğrenci kuruluna bile seçilemez. | Open Subtitles | كما ترين إن ذلك النوع من المرشحين لن يفوز بإنتخابات الطلبة |
| Komitemiz, tam bir ahmak gibi davrandıktan sonra birini affedebilecek bir aday olup olmadığınızı öğrenmek istiyor. | Open Subtitles | هذه اللجنة تريد أن تسألك إن كنتِ من هذا النوع من المرشحين الذين يمكنهم مسامحة شخص ما |
| Bundan böyle, varsayımda bulunmak yok hedef, her iki aday da olabilir. | Open Subtitles | من الآن فصعادا، لا إفتراضات الهدف قد يكون أياً من المرشحين |
| Birkaç uygun aday belirledim. | Open Subtitles | لقد قمتُ بدراسة العديد من المرشحين الجديرين |
| - Senin yeteneklerine sahip çok aday olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا متأكد أنّه لا يوجد الكثير من المرشحين بمثل مهاراتك. تماماً. |
| Şey, hangi adayı destekleyeceğimize karar vermedik, ama Bill Brodis'i aklımızda tutarız. | Open Subtitles | حسناً، لا نعرف أي من المرشحين سنسانده لكننا سنضع ( بيل بروديس ) في الحسبان |
| Cecil dedi ki, birçok adayı düşünmüşler ama en iyisi benmişim. | Open Subtitles | سيسل) قال بأنهم وضعوا العديد من المرشحين للقضية) وأنني كنتُ الخيار الأفضل،لأن لديّ النزاهة |
| Gey asker sorusunu sorduğunda Will McAvoy Adayların, Birinci Düzenleme'yle verilen yetkilerini kullanana kadar dinleyicileri suda boğmasını mı bekliyordu? | Open Subtitles | حينما قام الجندي المثلي الجنس بطرح سؤاله, هل توقع (ويل ماكفوي) من المرشحين أن يقوم بمهاجمة كل عضو من المتواجدين |
| Adayların bir yıllık şartla boş bir kağıdı imzalamaları gerekiyor. | Open Subtitles | طُلِب من المرشحين توقيع تعهّد إلزامي... |