"من المطعم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Restorandan
        
    • Lokantadan
        
    • lokantadaki
        
    • Restorandaki
        
    • lokantada
        
    • lokantasından
        
    • nin Yeri'nden
        
    Ama yarın gece benim Restorandan izin alabildiğim tek gece. Open Subtitles حقا؟ ولكن ليلة الغد ليلا الوحيدة أنا النزول من المطعم.
    Neyse, bu ikisi ve dayı ertesi gün öğle yemeğine geldiler ve hep birlikte Restorandan atıldık. TED فجاء هذان الاثنان إلى الغذاء، و طردنا من المطعم.
    Hadi, hadi, düğmelerini ilikle. Hemen çıkmalıyız. Seni Lokantadan ararız. Open Subtitles ارتدي القميص سوف نغادر ، سنتصل من المطعم
    Biri bloğumuza Thinman'in lokantadaki fotoğrafını yüklemiş. Open Subtitles أحدهم قام بنشر الفيديو من المطعم في قسم التعليقات في مدونتنا. -من؟
    Giydiğin ayakkabıları Restorandaki lastik artığınla karşılaştıracağım. Open Subtitles وسوف يفحصون حذائك إزاء المطاط الذي خرق من المطعم
    Chet'in karde-- Jack, lokantada... Open Subtitles جاك) من المطعم)
    Baban şu yeni Hint lokantasından yemek getiriyor. Open Subtitles والدكِ سيحضر الطعام معه من المطعم الهندي الجديد
    O esnada, Restorandan bir polis çıktı, yolun sağ tarafına geçti ve o adamı sağa çektirmek için harekete geçti. Open Subtitles في ذلك الوقت ، رجل الشرطة خرج من المطعم في الجهة اليمنى من الطريق
    Restorandan ayrıldığımızdan beri hiçbir şey demedin de. Open Subtitles إنك لم تنطق بأية كلمة فحسب منذ خروجنا من المطعم
    O Restorandan eve yürümen sadece on dakikanı aldı. Open Subtitles استغرقت حوالى عشر دقائق لتذهب للبيت من المطعم
    Kurşun çalılıktan gelmediğine göre, Restorandan gelmiş olmalı. Open Subtitles وإذا لم تأتي الطلقة من الشجر فهذا يعني بأنها ستأتي من المطعم
    Ben çanta ile gitarı alıp Restorandan dışarı çıkacağım ilk önce. Open Subtitles أنا سأخذ الحقائب والغيتار وسأخرج من المطعم أولاً
    Lokantadan bir şeyler almaya gidiyorum. Open Subtitles أنا سأذهب لإحضار بعض الطعام من المطعم المجاور
    Bu pislikler Lokantadan çıkmayacaklar. Open Subtitles الحمقى الذين قاموا بالعمليه لا يجب أن يخرجوا من المطعم
    Aptal gibi davranıp bana Lokantadan çıkma fırsatını tanıdığın için değil. Open Subtitles ليس فقط لانك تمثل انك احمق كي استطيع ان اخرج من المطعم
    Sen lokantadaki garsonsun. Open Subtitles أنت النادلة الحقيرة من المطعم
    Neal, Faulkner'ın ilk baskısı üzerine iddiaya girerim ki lokantadaki o kiralık katillerin buradan New Jersey'e kadar sabıka kaydı vardır. Open Subtitles أراهنك بالطبعة الأولى (لرواية (ويليام فالكنر بأن اولئك الأحمقان من المطعم لديهم سجل جنائي من هنا "إلى ولاية "نيوجيرسي
    - Mia'nın çalıştığı lokantadaki komi. Ama adının Adam Malnick. olduğunu söylemişti. Open Subtitles هذا هو النادل من المطعم الذي تعمل فيه (ميا)، لكن قال أنّ إسمه هو (آدم مالنيك).
    Restorandaki parmak izleriyle eşleşmiyor. Open Subtitles البصمات المرفوعة من المطعم لم توافق بصماته
    Restorandaki tanıklar halüsinasyon gördüğünü ve tiki olduğunu söyledi. Open Subtitles الشهود من المطعم قالوا انه كان يهلوس و يرتعش
    Restorandaki o adamı düşünmeden edemiyorum... Open Subtitles لا أستطيع التوقف عن التفكير بشأن هذا الرجل من المطعم
    Çin lokantasından çalmıyorum. Open Subtitles انا لم اسرقك من المطعم الصيني المقابل للشارع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more