| Neil Armstrong'tan daha iyi. Pete Conrad'tan çok daha iyi. | Open Subtitles | أفضل من نيل أرمسترونج و أفضل كثيرا من بيت كونراد |
| Pete'e yaklaşamıyorum. Belki de sen konuşursun sandım. | Open Subtitles | لا أستطيع الإقتراب من بيت حتى 50 قدم أظن أنه يمكنك التكلم معه |
| Ve evlatlık olana dek, bir evden diğer eve taşınıp duracakmış anlarsın, gerçek bir ailesi olmadan ve istesem bile onu göremezmişim. | Open Subtitles | حتى ذلك الوقت سينتقل من بيت الى بيت تعرفين , سيكون بدون عائلة حقيقية ولن أستطيع أن أراه حتى لو أردت هذا |
| Ben Targaryen Hanesi'nden Daenerys Fırtınadadoğan İsminin Birincisi, Ateş Geçirmez Meereen Kraliçesi, Andallar'ın, Rhoynarlar'ın ve İlk İnsanlar'ın Kraliçesi Büyük Çim Denizi'nin Khalessi'si, Zincir Kıran ve Ejderhaların Annesi'yim. | Open Subtitles | انا دانيرس من بيت التانجرين ملكة مايرين ومن الرجال الاوائل |
| Az önce, Vargas-Jordan Kahve İthalat evi'ne ait, hissemi satın aldın. | Open Subtitles | لقد إشتريت تواً أسهمي من بيت تصدير قهوة جوردان. فارجاس |
| Sahnenin devamında Capulet evinden Tybalt, Montague ailesinden Benvolio'ya güzel bir hakarette bulunuyor. | TED | و لاحقًا في نفس المشهد يقوم تيبالت من بيت كابيولت بتوجيه شتيمة جميلة لبنفوليو من بيت مونتاغيو. |
| Fakir ve parçalanmış bir aileden geliyorum. | Open Subtitles | سأساعدك جئت من بيت مفكك ونحن فقراء، حسناً؟ |
| Seni ikna etmek için Pete'in konuşmasını çaldım. | Open Subtitles | سرقت الكلمات من بيت لاقناعك بالمجيء الىهنا معي |
| Yani eğer sana 5 yıl önce Lucas'a bu şekilde sahip olacağını söyleseydim veya Pete'le evleneceksin deseydim, bana gülerdin, değil mi? | Open Subtitles | اعني، إذا كنت قد قلت لكِ منذ خمس سنوات أنكِ ستحظين بلوكاس بالطريقة التي فعلتها أو أنكِ ستكونين متزوجة من بيت |
| Hayatını da bir evden diğerine taşınarak geçirmek istemiyor. | Open Subtitles | او اى مكان احسن هو مش عاوز يقضى عمره يتنقل من بيت لبيت |
| Çocuk buraya gelene kadar evden eve dolaştı. | Open Subtitles | تنقل من بيت إلي بيت حتى إنتهي به الأمر إلي هنا |
| evden eve girerek kurbanlarıma kolayca ulaşabiliyorum. | Open Subtitles | اتجول من بيت لبيت مما يمنحني ولوجاً سهلاً لضحيتي |
| Bu arada Saul Hanesi ile yaptığınız evlilik için tebrik ederim. | Open Subtitles | بالمناسبة.. تهانينا على زواجكَ من بيت شاؤول |
| Dördü de asil soylardan gelen kadınlar, dördü de Castille Hanesi'nden. | Open Subtitles | أربع نساء نبيلات كلهم من بيت كاستيل |
| Ben IV. Henry'nin oğlu, Bourbon ve Marie de Medici Hanesi'nden Louis. | Open Subtitles | أنا "لوي"، نجل "هنري" الرابع, من بيت "بوربون" |
| Ağaç evi kontrol edip izimi bırakmak isterim. | Open Subtitles | , أود التحقق من بيت الشجرة هذا و أضع بصمتي به |
| Yani, çok fazla detay yok şablon olarak Jumpy'nin Eğlence evi'ndeki Jumpy'i kullandım. | Open Subtitles | ترى، لم يكن هناك الكثير من التفاصيل لذلك استخدمت جامبي ، من بيت المرح، كقالب |
| Beyniniz masa örtüsünü geçmişten, belki büyükannenizin evinden bir tanesiyle özdeşleştirmiştir. | TED | قام دماغك بتعريف مفرش الطاولة مع واحد من الماضي ربما من بيت جدتك. |
| evinden evlenmek istemediği bir adamla evlenmemek için kaçtı ve kendi istediği adamla evlendi. | TED | لأنها هربت من بيت الرجل الذي لم ترغب في الزواج به وانتهى بها المطاف لتتزوج الرجل الذي اختارته. |
| Çünkü bu iş aynı her koruyucu bir aileden atılıp başka bir aileye geldiğimde parti veriyormuşum gibi oldu. | Open Subtitles | الأمر كأني أقيم حفلة في كل مرة أنتقل منها من بيت للتبني لبيت أخر |
| Maskala evinin ve Dubai Royal Otelin... ..ve Dubai Royal Otelin uydu fotoğraflarını çekip verecekler. | Open Subtitles | سيكون لديهم صور القمر الصناعي من بيت ماسكالا وفندق رويال دبي على الأرض |
| Üzerindeki mozaikleri Watanabe'nin evinde dijital yollar ile kaldırdı ve sınıftaki tüm çocuklara dağıtmayı planlıyordu. | Open Subtitles | لقد ازاح الصورة من بيت واتانابي وخطط منحهم لجميع طلاب الصف |
| Beni ise genelevden atılmış bir kız doğurdu... ve ölmeden önce beni lanetledi. | Open Subtitles | لقد ولدت بواسطة فتاة طردت من بيت دعارة و لدتنى و لعنتنى قبل موتها |
| Tyrell Hanesi'nden Margaery ile Lannister ve Baratheon hanelerinden Joffrey artık tek yürek, tek beden ve tek ruhtur. | Open Subtitles | فليكن معلومًا بأن (مارجري) من بيت (تيريل) و(جوفري) من بيت (لانستر) و(براثيوم) قلب واحد وجسد واحد وروح واحدة |