| Bir mühendis. Çift kilitli bir odadan kaçmayı nasıl becerebildi? | Open Subtitles | رغم ذلك بطريقة ما أستطاع الهروب من غرفة محكمة الإغلاق |
| Bir çift ile tek bir oda içinde uyumanın ne kadar zor olduğunu bilir misiniz? | Open Subtitles | أتعرف ما هو الحال عندما تحاول النوم فى شقة مكونة من غرفة واحدة عندما يمارس ثنائى الحب على بعد خمس أقدام منك؟ |
| Alison, Jenna'nın odasından ödünç almamı istedi. | Open Subtitles | و اليسون طلبت مني ان استعيرهم من غرفة جينا. |
| Maktul öldürülmeden önce otel odasından bir telefon görüşmesi yapmış. | Open Subtitles | قبل الجريمة، ضحيتنا قام بإجراء مكالمة خارجية من غرفة الفندق. |
| Yapılan analizlere göre katil korktu ve yatak odasında çıkıp merdivenlerden dışarı kaçtı. | Open Subtitles | تحليلنا الجنائى يفترض أن القاتل قد فـَزع ثم جـَرى من غرفة النوم إلى الطابق الأرضى |
| Ölmeden hemen önce Dr. Sinclair'in odasından çıkarken ona rastladım. | Open Subtitles | رأيته خارجاً من غرفة الدكتور سينكلير قبل موته |
| Birçoğumuz için, bu yatak odası ve banyo arasındaki uzaklıktır. | Open Subtitles | بالنسبة للأغلبية منا هي المسافة من غرفة النوم إلى الحمّام |
| Izzy'nin Arnold'un odasından çıktığını ilk kez görmüyorum. | Open Subtitles | إنها ليست المرة الأولى التي أرى بها "ايزي خارجة من غرفة "أرنولد |
| Tamam, bak, yatak odasından çıkıp ofise geçtim, ve bir not yazdım. | Open Subtitles | , خرجت من غرفة النوم و دخلت إلى المكتب و كتبت ملاحظة |
| bir odadan bir odaya geçmek için önce dışarı çıkman gerekecek. | Open Subtitles | لا يُمكنك المرور من غرفة إلى آخرى .بدون الخروج من الباب |
| Bu film yaklaşık altı yıl önce yapılmış, biz bir odadan diğerine taşınırken kilolu bir insan üzerine oturarak yok etmişti. | TED | والشاشة صنعت قبل ست سنوات وعندما نقلتها من غرفة الى اخرى جلس عليها شخص ضخم ودمرها |
| Her gece bir odadan diğerine... lambaları yakamaya gider... ta ki o koca karanlık odalar aydınlanana dek. | Open Subtitles | كل ليلة يذهب من غرفة إلى أخرى يقوم بإضاءة المصابيح المظلمة حتى تتحول الغرف الكبيرة المعتمة إلى شعلة من الضوء |
| Ne de güzel bir oda. Ruth buna bayılmaz mı, Bessie? | Open Subtitles | يا لها من غرفة جميلة الن تحبها " روث " ؟ |
| Lambrilerin muhteşem bir akustik yarattığı, şık bir oda. | Open Subtitles | يالها من غرفة رائعة الجدران الخشبية بها توفر صوتاً مثالياً |
| Lambrilerin, muhteşem bir akustik yarattığı, şık bir oda. | Open Subtitles | يالها من غرفة رائعة الجدران الخشبية بها توفر صوتاً مثالياً |
| Sizi, Maria'nın odasından inerken gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتك تتسلق .من غرفة ماريا |
| Bunu plaja götürmek için Sarah'nın odasından nasıl | Open Subtitles | أتذكر استمرارنا بسرقته من غرفة سارة |
| Boş bulmayı umarak eve girdim ve annemlerin yatak odasından bir ses duydum. | Open Subtitles | ودخلت المنزل متوقعًا ألا أجد أحد به وسمعت صوت قادم من غرفة والديّ |
| Kumsal manzaranız olacak. Elektrikli iğne odasında. | Open Subtitles | ستحظيان بمنظر رائع للشاطئ كله، من غرفة الإبرة الكهربائية |
| Jake'in odasından gizlice çıkan 2 kız gördük. | Open Subtitles | لقد رأينا الان فتاتين تتسللان من غرفة جيك |
| Bu bilgiye ulaşmamızın tek yolu güvenli Donanma Haberleşme odası. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للدخول لهذه المعلومات من غرفة الاتصالات البحرية الأمنة |
| Lito'nun Raoul'un odasından gönderdiği fotoğraflardan. | Open Subtitles | الصور التي أرسلها "ليتو" من غرفة "راؤول". |
| Görünüşe göre, sanki ceset yatak odasından banyoya taşınmış gibi. | Open Subtitles | يبدو أن الجثة قد نُقلت من غرفة النوم إلى الحمام |
| Kelly'nin odasındaki saç fırçası bize onun DNA'sını verdi. | Open Subtitles | فرشاة الشعر من غرفة كيلي أمنت لنا الحمض النووي |
| İtfaiyeciler onu yatak odasının dışında oksijensizlikten boğulmuş halde buldu. | Open Subtitles | وجدوه رجال الإطفاء فاقداً الوعي مختنقاً على بعد 3 أقدام من غرفة النوم |