Çölün ötesinde, ya da ormanın derinliklerinde, oralarda da böyle terk edilmiş şehirler olması gerekir. | Open Subtitles | سأغادر البلدة من المؤكد أنه توجد مدن اخري مهجوره مثل هذه سأعبر الصحراء او الغابه |
Biz sadece terk edilmiş bir minibüste bizim gizli ajanın cesedini bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا جثة العميل المتخفي في شاحنة مهجوره |
Gördüğünüz gibi araba terk edilmiş değil, benim bir sıkıntım yok ve hayır, içki de içmiyordum. | Open Subtitles | لا ولكن كما ترى السياره غير مهجوره وانا لست في محنه ولا انا لم اشرب |
Issız bir adada elmasları saçarak... kurtarılmamız halinde toplamak. | Open Subtitles | الأمر أشبه بأن نقوم بجمع الماس من فوق جزيره مهجوره 000 |
Issız bir adada elmasları saçarak, | Open Subtitles | الأمر أشبه بأن نقوم بجمع الماس من فوق جزيره مهجوره |
..eroinman bir hatun terkedilmiş bir arabanın içine giriyor.. | Open Subtitles | حيث هناك فتاه متسكعه تصعد الى سياره مهجوره |
Catherine de Medici, Toskana'da istenmeyen bir aile evinde terk edilmiş bir kereste fabrikasına bağlı. | Open Subtitles | كاثرين دي مديتشي في توسكينيا, في بيت العائله الغير محبب, تعمل على طاحونة خشب مهجوره |
Açıkça uzun zaman önce terk edilmiş. | Open Subtitles | يبدوا انها كانت مهجوره من زمن بعيد. |
Çocukları Bıçak Maratonu izleyecekleri yere kadar takip ettim. 4. Dylan Yolu üzerindeki terk edilmiş, eski bir çiftlikteler. | Open Subtitles | لقد لحقت بالأطفال إلى فيلم " الطعنه " هناك مزرعه مهجوره على طريق " فورفيلون" |
terk edilmiş bir şehre ne diye güvenlik noktası kurulmuş? | Open Subtitles | لما تتواجد نقطة تقتيش بمدينه مهجوره ؟ |
Ancak orayı terk edilmiş ve çöplerle dolu buldular. | Open Subtitles | وجدوها مهجوره, مليئه بالزباله. |
Sonra terk edilmiş araç gördüm. | Open Subtitles | ولقد رأيت بأن هنا مركبه كأنها مهجوره |
Novokuznetsk'te terk edilmiş bir apartmanda kalıyordu yaşamını patates suyuyla Ukrayna şekeriyle sürdürüyordu ama bir de şimdi görsen kadını. | Open Subtitles | كانت تنام في شقه مهجوره في نوفوكوزنتسك تعيش على ماء الطماطم .... والحلوى الأوكرانية لكن |
- Issız bir adada vahşiler ve korsanlarla çevrilmiş durumda. | Open Subtitles | محاط بالقراصنه والمتوحشين ؟ وفي جزيره مهجوره ؟ |
Issız bir adanın ortasında temiz bir bıçak? | Open Subtitles | سكين نظيفه في منتصف جزيره مهجوره ؟ |
Clark, burası ben bildim bileli, terkedilmiş bir sinemaydı. | Open Subtitles | كلارك، هذه سينما مهجوره منذ زمن بعيد. |
Eski terkedilmiş bir kazan dairesinde bulduk kendisini... | Open Subtitles | وجدناه في غرفه غلايه مهجوره |
Eski terkedilmiş bir feribot. | Open Subtitles | "إنه مكتب "دريك و هو سفينه مهجوره |