| Hala babanız tarafından tehdit edildiğinizi hissediyor musunuz? | Open Subtitles | أتشعر حتى اللحظه بانك مهدد من قبل والدك؟ |
| Yani ateşli şef tarafından tehdit hissettin ve aptal kıskanç bir çocuk gibi davrandın. | Open Subtitles | إذا لقد شعرت بأنك مهدد من ذلك الطاهي الوسيم، ولقد تصرفت مثل الغبي الغيور الغير ناضج. |
| Yeryüzü istilacılar tarafından tehdit ediliyor. | Open Subtitles | كوكب الأرض مهدد من قبل الدخلاء. |
| Ya Daphne'yi tehdit olarak gören ya da ona kin besleyen biridir sanırım. | Open Subtitles | شخص مهدد من قبل دافني أو يحمل نوع من الضغينة ضدها، أعتقد |
| Yani bir hikaye anlattığınız zaman ve kimliğiniz güçlüyse, yabancıları kabul edebilirsiniz, ama hikayenizi anlatmaktan vazgeçerseniz, kimliğiniz zayıflar ve yabancıları tehdit olarak görmeye başlarsınız. | TED | إذًا حينما تروي قصتك وهويتك قوية، يمكنك أن ترحب بالغريب، لكن حين تتوقف عن رواية القصة، تضعف هويتك وتشعر أنك مهدد من طرف الغريب. |
| Louis, senin tarafından tehdit edildiğini düşünüyordu, ve Blair'e neden onu- | Open Subtitles | لوي) مهدد من قبلك) - -(لدرجة أنه يريد أن يذكّر (بلير |
| Demek istediğim Bart tarafından tehdit edil- diğini düşünüyorsun ama böyle bir şey yok. | Open Subtitles | أنت تشعر بأنك مهدد من (بارت) لكن الأمر كله بمخيلتك |
| Seni bir tehdit olarak algıladı. | Open Subtitles | يشعر بانه مهدد من قبلك |
| - Koca bir kara delik. - Bir stajyeri tehdit olarak algıladın. | Open Subtitles | أنت مهدد من طرف متدرب |
| Walter, bun tehdit olarak mı algıladın? | Open Subtitles | والتر , هل انت مهدد من هذا ؟ |