| Aynı şeyler Musa'nın da başına geldi, ...John vaftiz edildi, İsa da kendisini. | Open Subtitles | حسناً انت في نفس موضع موسي الان يوحنا المعمدان .. يسزع المسيح نفسه |
| Eksodos kitabında Tanrı Musa'ta emrediyor Kızıl Denizi ikiye böl falan filan. | Open Subtitles | اتعلم في كتاب الهجرة والرب امر موسي بان يشق البحر الخ الخ. |
| Musa Musevi'ydi, ama İsa, Musevi değildi, tıpkı senin ve benim gibi. | Open Subtitles | موسي كان عبرانياً ولكن يسوع كان ودوداً مثلي و مثلك |
| Ve Mossie de boks, jimnastik, marangozluk. Edebiyat. | Open Subtitles | و موسي سيقوم بتدريس الملاكمة و النجارة و الأدب |
| Komutanım, Yarbay Henry Mucci'ydi. | Open Subtitles | (مسؤولي المباشر كان الملازم أوّل العقيد (هنري موسي |
| Görünüşe göre Musa, biri onun sadece bir fırsata ihtiyacı olduğunu düşünmüş. | Open Subtitles | من الواضح يا موسي أن شخص ما ظن إنه يحتاج فقط إلي فرصة |
| Onu kurut ve... ..Prens Musa'nın dairesine gönder. | Open Subtitles | أنت هناك خذها لكي تجفف نفسها و أرسلها إلي جناح الأمير موسي |
| ..Musa'yı Krallığın başına bir hükümdar... ..bir başmimar getiriyorum. | Open Subtitles | هو أن أعين موسي ككبير المهندسين المعماريين الملكيين |
| Senle bir şey konuşabilir miyim? Musa, inanmalısın... | Open Subtitles | كلا, هارون, كلا من فضلك يا موسي يجب أن تصدق |
| Musa... bazen herkesin iyiliği için... ..bazılarını kurban etmek gerekir. | Open Subtitles | موسي في بعض الأحيان, و من أجل المصلحة العامة يجب أن تقدم التضحيات |
| Ee, Musa... ..söyle, yere yapışmak nasıl bir duygu? | Open Subtitles | إذا, موسي ما هو شعورك و أنت مضروب و مدفوع إلي الأرض ؟ |
| "Musa'nın ölümünden sonra, Tanrı, Yeşu'yla konuştu ve dedi ki:.." | Open Subtitles | بعد موت موسي ، تكلم الرب الي يوشع و قال |
| - İşi söyle. Pan Pasific otelde bir adam var, Musa Heerapurwala. | Open Subtitles | هنــاك رجـل بفنـدق بان باسيفيـك يدعـي موسي هيـرا بال بسروالـه |
| Şu anda kutlamakta olduğumuz Hamsin Yortusu ile, Musa'nın kanunlarına olan bağımızı anıyor ve modern dünyadaki rolümüzü arttırıyoruz. | Open Subtitles | عيد العنصرة هذا والذي نحتفل به حالياً وتذكار لشرائع موسي |
| Bu öğleden sonra Bay John Huston, yani Musa'nın kölelere çölde liderlik ettiği sahneyi çekeceğiz. | Open Subtitles | سنصور المشهد اليوم بعد الظهر عندما يقوم السيد هيوستن ... موسي |
| Musa, senin asla öyle bir yük taşıman gerekmeyecek. | Open Subtitles | موسي, أنت لن تضطر أبداً إلي حمل عبء |
| - Yeter dedim. - Sen Musa'sın. Kurtarıcımızsın. | Open Subtitles | ـ كفي عن هذا ـ و أنت, موسي, أنت المخلص |
| Hapiste düşünmeye bolca vaktin oldu Mossie. | Open Subtitles | كان لديك وقت كثير لتفكر به في السجن موسي |
| Mossie, bisikletimi salonda unuttum bu yüzden eve yürüyerek gideceğim. | Open Subtitles | موسي لقد نسيت دراجتي بالمنزل سأقوم بالذهاب إلى البيت من هنا |
| Harp Akademisi mezunu olan Mucci gördüğüm en azimli adamlardandı. | Open Subtitles | خريج النقطة الغربية موسي) كان من أحد الرجال العظماء الذين قابلتهم) |
| Hey, Moose. | Open Subtitles | يا، موسي |
| Musi'ye para ver ve kolayca mala dönmesi gerektiğini söyle. - Anladın mı, Gennaro? | Open Subtitles | أعطي (موسي) المال و أخبريه أن ينقله بشكل مستمر. |