"ميت في" - Translation from Arabic to Turkish

    • ölü bir
        
    • ölü bulundu
        
    • tuvalette öldürülmüş
        
    Çeltik tarlama ölü bir bebek atmışsın. Bu hiç hoşuma gitmedi. Open Subtitles لقد تماديت بالتخلي عن طفل ميت في حقل الأرز الخاص بنا
    Koridora ölü bir adamamız ve oturma odasında yarım hektarlık THC'miz var. Open Subtitles لدينا رجل ميت في الممر، ونصف فدان من الماريغوانا في غرفة المعيشه
    Dedektif, Sigara kıIığındaki ölü bir çalışan soruşturmanızda dost canlısı görünmezdi. Open Subtitles محققة , موظف ميت في بدلة سجائر ليس بالضبط إستثمار لطيف
    Fırtınadan sonra, küçük bir kasabanın ormanında bulunmuş ölü bir evsiz gibisin. Open Subtitles حسناً، من الأفضل أن تكون متشرد ميت في غابة إحدى المدن الصغيرة
    Ama burada, arabasında ölü bulundu yazıyor. Open Subtitles لكنّه يقول هنا بأنّه وجد ميت في سيارته. نعم، بالمسدّس في يدّه.
    Los Angeles Cinayet dediği gibi 2 kere vurulmuş ve tuvalette öldürülmüş birini bulduklarını söylüyor. Open Subtitles قسم لوس انجلس للجرائم ...قالوا انهم وجدوا هذا الرجل ميت في المرحاض,رصاصتان كما قال
    Havuzda ölü bir adam var ve o kişi sensin. Open Subtitles هناك رجل ميت في الحوض, و هذا الرجل هو أنت
    Öğrencilerin soslu köftesinin içinde ölü bir fare bulunması çok feci oldu. Open Subtitles اعني اكتشاف جرذ ميت في حجره طالب هذا اهمال
    Ve de New York'taki evde bekleyen ölü bir eş. Open Subtitles لديها سيطرة واسعة و حسابات عديدة و زوج ميت في منزلها في نيويورك
    Büyük banknotlar, farklı para birimleri. Ve de New York'taki evlerinde ölü bir eş. Open Subtitles لديها سيطرة واسعة و حسابات عديدة و زوج ميت في منزلها في نيويورك
    Artık senin eski arabanda ölü bir polisin olduğunu biliyoruz. Open Subtitles إذاً الآن نعرف أن لدينا جثة شرطي ميت في سيارتك القديمة
    Bir keresinde de bagajda ölü bir kedi buldum. İğrenç bir şeydi. Open Subtitles ومرة وجت قط ميت في الصندوق كان ذلك مقرفا
    Sandıkta ölü bir denizci. Teslimat listesinde gönderildiği yer yazmıyor. Open Subtitles بحار ميت في الصندوق وصل التسليم ليس له مصدر
    Kasabanın ne kadar dedikoducu olduğunu biliyorsun ve senden ölü bir adamın yüzüğünü parmağına takmanı istemiyorum. Open Subtitles أنت تعرف الإشاعات في البلدة وأنا لم أرد أن أراك تحمل خاتم رجل ميت في يدك
    Askeri eğitim sahasında ölü bir sivil doktorumuz var. Open Subtitles لدينا طبيب مدني ميت في أراضي أكاديمية البحرية
    ölü bir denizci yüzbaşı var. Bir internet firmasında. Open Subtitles لدينا ملازم بحري ميت في مركز تزويد الإنترنت
    - Akademide bir buçuk yıl geçirdi, sen de ölü bir katille şehir boyunca araba sürmesine izin verdin. Open Subtitles من الأكاديمية وانتَ تجلعها تقود حول المدينة معَ قاتل ميت في السيارة
    ölü bir adamı araştırıyordum, lâkin karşıma hâlâ hayatta olan biri çıktı. Open Subtitles . كان بحثاً عن رجل ميت . في صباح آخر اكتشفت رجلاً حي
    Duvarda ölü bir kablo oalcak, zararsız Open Subtitles سوف يكون سلك ميت في الجدار لا ضرر ، لا خطأ
    Çoğu çim biçme makinalı ölü bir adamı kovalıyorlar. Open Subtitles معظمهم مطاردة رجل ميت في لتهذيب الحشائش.
    Pittsburgh'ta evsiz bir adam ölü bulundu. Open Subtitles أي رجل مشرّد وجد ميت في بيتسبيرج قبل ساعتين.
    Los Angeles Cinayet dediği gibi 2 kere vurulmuş ve tuvalette öldürülmüş birini bulduklarını söylüyor. Open Subtitles قسم لوس انجلس للجرائم ...قالوا انهم وجدوا هذا الرجل ميت في المرحاض,رصاصتان كما قال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more