| Tüm bunların ışığında sanık Dustin Maker'ın idam cezasına çarptırılmasına karar verilmiştir. | Open Subtitles | العوامل المشددة في هذه القضية لذلك رأيي هو (أن المتهم (داستن ميكر |
| "Star Maker" okudunuz mu? | Open Subtitles | هل قرأت ستار ميكر |
| Grave Maker aktarım parçalarını kaybetti. Asla geri dönemeyecek. | Open Subtitles | فقد (غريف ميكر) شاحنته لن يعود إلى مستواه أبداً |
| uzaya yerleştirelim. Meeker Dağı'nı da alalım ve | TED | واقذفوها في الفضاء. خذوا ميكر، جبل ميكر. |
| Yüce Tanrım. Ben, Ben Meeker, Haddonfield şerifi. | Open Subtitles | (شكراً للربّ، هنا (بن ميكر (شريف مدينة (هادونفيلد |
| - Şerif Meeker onu öldürdük. - Sakin ol, sakin ol. İyi misin? | Open Subtitles | ـ أيها الشريف (ميكر)، لقد قتلناه ـ اهدأ، اهدأ، ستكون بخير؟ |
| Ayrıca Tobias Maker'ın vefatı için de kederliyiz. | Open Subtitles | يجب علينا أيضا أن ننعى لفقدان (توبياس ميكر). |
| Sarah Maker, Ruth Warren, Mary Brown cemaatin huzuruna çıkın! | Open Subtitles | (سارة ميكر)، (روث وارن)، (ماري براون) قفوا أمام المجتمع! |
| 0329215 numaralı dava, California Eyaleti Dustin Maker'a karşı. | Open Subtitles | هذه قضية جنائية 0329215، (ولاية كاليفورنيا ضد (داستن ميكر |
| Bay Maker California yasalarına göre konuşma hakkınız var. | Open Subtitles | (سيد (ميكر يوفر قانون ولاية كاليفورنيا لك حق التحدث |
| Dustin Maker, jüri karşısında duruşmaya çıkmaktan feragat ettiniz. | Open Subtitles | داستن ميكر)، اخترت أن تتنازل) عن حقوقك أمام هيئة محلفين |
| Bay Maker bütün hukuk yolları tüketilene kadar gözaltında kalmanıza karar verilmiştir. | Open Subtitles | سيد (ميكر)،تم إلزامك تبقي بعهدة الحكومة حتى استنفاد إجراءات الاستئناف |
| Herkes kazanır. Dustin Maker'ı ölüme gönderiyorsun ama bu herif neredeyse serbest kalacak. | Open Subtitles | يفوز الجميع أنت حصلت علي حكم ضد (داستن ميكر) بالموت |
| Evet beyler. İki Budweiser. Maker's Mark. | Open Subtitles | حسنا يا شباب، زجاجتا (باد) وزجاجة (ميكر) وفطائر المحار |
| Kimse ona dünyanın iki Ralph Meeker'a ihtiyacı olmadığını söylememiş. | Open Subtitles | أحداً ما أخبره بأن العالم ليس بحاجة (إلى زوج من (رالف ميكر |
| Ben, Meeker Verimlilik Danışmanlığı'ndan Joe Meeker. | Open Subtitles | (جو ميكر) من شركة "ميكر) لإستشارات الكفاءة)". |
| Ben, Meeker Verimlilik Danışmanlığı'ndan Joe Meeker. | Open Subtitles | أنا (جو ميكر). من شركة "ميكر) لإستشارات الكفاءة". |
| Ve Bay Meeker'la konuşmayı önerdi ki bence harika bir fikir. | Open Subtitles | ولقد عرضت التحدّث إلى السيّد (ميكر)، والتي ظننتُ أنّها... فكرة عظيمة. |
| Orayı Joe Meeker için satın aldım. | Open Subtitles | مـالي مصلحةٌ فـيه هو إستثمارٌ مـع (جو ميكر) |
| Eğer o kemik bir arazinin yarısıysa Joe Meeker'ın bu mutluluğuna son vermek istemem. | Open Subtitles | إذا كنت تلك الـعظمة نصفُ رهنٍ في أرض فأني لـستُ كارهه أن يبقى (جو ميكر) سعيداً |
| Komiser yardımcısı Gloria Burgle, Meeker County Şerif Ofisi, | Open Subtitles | أنا النائب (غلوريا بيرغل) في مكتب العمدة في مقاطعة (ميكر) |