Melcher imzaladı aslında ama nişanlısı yaptığımız şeyin, onların veri işleme ve güvenlik protokollerine uygunluğundan emin olmak istedi. | Open Subtitles | ميلشر وقع فعلا على ذلك، ولكن خطيبته تريد التصديق أن ما نحاول بناء يتوافق |
Aslında yani şöyle, esas olarak adım Serçe Parmak Josephine Melcher III. | Open Subtitles | مثل، حسنًا، أنت تعلم يبدو مثل أنا أُدعى (بينكي-تو جوزافين ميلشر الثالث) |
Melcher'ın bütün verisini telefonlardan oluşan ağa taşıdık. | Open Subtitles | لقد نقلنا كل بيانات "ميلشر" إلى شبكة من الأجهزة المحمولة. |
Sebebi de babam ve onun babası sırasıyla Serçe Parmak Josephine Melcher I ve II'ymiş. | Open Subtitles | والسبب أن والدي ووالده من قبله لقبوا باسم (بينكي-تو جوزافين ميلشر الأول والثاني) |
Umalım da Melcher bunları duymamış olsun. | Open Subtitles | حسناً, دعونا نأمل أن (ميلشر) لم يسمع بشأن هذا كله. |
Bildiğimiz Melcher işte. | Open Subtitles | - حسنا، ميلشر الكلاسيكية. - (على حد سواء ضحكة) |
Anton'u öldürdüm, ve Melcher'ın bütün verisini kaybettim. | Open Subtitles | أنا قتلت (آنتون). و فقدت كل بيانات (ميلشر). |
Melcher'ın ofisine gidip arınacağım. | Open Subtitles | سأذهب إلى مكتب (ميلشر) و أعترف له بكل شيء. |
Merhaba, acaba Dan Melcher'a Richard Hendricks'in geldiğini söyler misiniz? | Open Subtitles | (مرحباً، هل يمكنك أن تخبرِ (دان ميلشر (أن (ريتشارد هيندريكس و بقية موظفي "بايد بايبر" هنا لرؤيته؟ |
Eğer Melcher'ın veriye ulaşımı kopmadıysa, onu bu kadar kızdıran nedir? | Open Subtitles | إن لم يفقد (ميلشر) الوصول إلى قاعدة بياناته، إذا ما سبب غضبه؟ |
Ben Dan Melcher. | Open Subtitles | أنا دان ميلشر. |
Melcher'ın bütün verileri burada. | Open Subtitles | كل بيانات (ميلشر) هناك. |
Melcher arıyor. | Open Subtitles | إنه (ميلشر). |