"مُتفاجئة" - Translation from Arabic to Turkish

• şaşırdım
• şaşırmış
• şaşırmazdı

Ben de şaşırdım, hayalet gördüğümü sandım.
لقد كُنت مُتفاجئة أيضاً، لدرجة أنني إعتقدت أنني رأيتُ شبح

- Bu fikri ben buldun. - Kralın, bunu kabul ettiğine şaşırdım.
أنا الشخص الذي أتيت بالفكرة إنني مُتفاجئة أنه قبِل بها

İtiraf etmeliyim ki, beni arıyor olmanıza oldukça şaşırdım.
يجب أنّ أعترف أنّني مُتفاجئة من أنّكَ تطلّع إليّ.

Kısa bir süre önce bizi yakaladı. Pek şaşırmış görünmüyordu.
لقد دخلت علينا ذات مرة، ليس طويلاً، لا تبدو مُتفاجئة

Eğer o yapsaydı F.B.I. ajanı olduğuna bu kadar şaşırmazdı.
لو قتلته حقاً ، فما كانت لتكون مُتفاجئة أنّه كان عميلاً للمباحث.

Biraz şaşırdım, ama birşey yapmayacağım.
سوف أكون مُتفاجئة حقّاً لكنّي لن أبقى دون أن أعمل شيئاً

şaşırdım, çok iyi sakladığımızı sanıyordum.
أنا مُتفاجئة ، اعتقدت أننا كُنا نُخفي الأمر بشكل جيد

Ailece katiller. Daha fazlasının ayrılmak istememesine şaşırdım.
إنها عائلة من القتلة ، أنا مُتفاجئة لعدم ترك الكثير من أفراد العائلة لأعمال الإجرام

Bunun içinde mizah bulabildiğine şaşırdım.
أنا مُتفاجئة لكونك تستطيع إيجاد الفُكاهة في خضّم ذلك الموقف

Lord Grantham'ın varlığımdan haberdar olduğuna şaşırdım, efendim.
أنا مُتفاجئة بأن اللورد "غرانثام" يعلمُ بأني موجودة، سيدي

Bu kadar geç olmasına şaşırdım.
أنا مُتفاجئة لتأخر الأمر طويلاً.

Oğlun hakkında fazla endişelenmediğine şaşırdım.
مُتفاجئة أنكِ لستِ أكثر قلقاً عليه

Açıkcası burada olmanıza şaşırdım.
إنّي مُتفاجئة من وجودك هنا، بصراحةٍ.

Hâlâ geldiğini gördüğüme şaşırdım.
أنا مُتفاجئة لكونك مازلت تأتي إلى هُنا

- Tabii ki şaşırdım.
بالطبع أنا مُتفاجئة.

Matthew'ın senden bahsetmemesine şaşırdım doğrusu.
أنا مُتفاجئة بأن (ماثيو) لم يذكر لي عنكِ.

Sadece çok şaşırdım.
إنّني... إنّني فقط... مُتفاجئة.

Bu sefer şaşırdım işte.
لا،أنا لستُ مُتفاجئة جداً

Bilmediğini düşünüyordu. şaşırmış göründü.
لقد إعتقدت إنكِ لا تعرفين ، لقد كانت مُتفاجئة

Pek şaşırmış görünmüyorsun.
لا تبدين مُتفاجئة

Eğer o yapsaydı FBI ajanı olduğuna bu kadar şaşırmazdı.
لو قتلته حقاً ، فما كانت لتكون مُتفاجئة أنّه كان عميلاً للمباحث.