| Pekâlâ, duyduğum kadarıyla bu hattın batısındaki her yer tehlikeli. | Open Subtitles | حَسَناً. مِنْ الذي سَمعتُ: كُلّ شيء غرب هذا الخَطِّ هنا |
| İzlediğim kadarıyla iyi görünüyorlardı. | Open Subtitles | حقاً؟ بَدوا في حالة جيّدة مِنْ الذي رَأيتُ. |
| Duyduğum kadarıyla, bize havale edecek kadar çok fazla hastanız yokmuş. | Open Subtitles | مِنْ الذي أَسْمعُ، أنت ما عِنْدَكَ الكثير مِنْ المرضى للإحالة. |
| Duyduğum kadarıyla sıkıcı biriymiş elinden geleni yap. | Open Subtitles | مِنْ الذي أَسْمعه، هي مملّة إلى حدٍّ ما، .إذا أعطيه كل ما تستطيع من مساعد |
| Duyduğum kadarıyla, her şey Dedektif Lucas Martin'i gösteriyormuş. | Open Subtitles | مِنْ الذي سَمعتُ، إشارة كُلّ شيءِ إلى المخبرِ لوكاس مارتن. |
| Benim gördüğüm kadarıyla sağ kurtulmak kendisinin uzmanlık alanı. | Open Subtitles | مِنْ الذي رَأيتُ، يَفْهمُه حيّاً خاصيّتُها. |
| Daphne burada gördüğüm kadarıyla... | Open Subtitles | - لذا، دافن، مِنْ الذي أَرى هنا... - إنتظار. Uh، إنتظار. |