| Ve biliyorum geç oldu, Ve gürültü yaptık, ve çocuklar uyuyor. | Open Subtitles | وأنا أعرف بأن الوقت أصبح متأخرا كان صوتنا عالياً والأطفال نائمون |
| Dışarıda sessiz olun. Komşularım uyuyor. Onlar da çalışıyor. | Open Subtitles | كونا هادئين، جيراننا نائمون فهم يعملون أيضاً |
| Çalmadıkları zaman Uyuyorlar. Uyumuyorlarsa, sarhoşlar. | Open Subtitles | لو أنهم لا يسرقون فسيكونوا نائمون لو كانوا مستيقظون فسيكونوا ثملى |
| Uyuyorlar galiba. Kapılarını çaldım, kimse açmadı. Uyandır onları. | Open Subtitles | اعتقد انهم نائمون, لقد طرقت على بابهم لكن لم يجبني أجد |
| Ve onları uyurken seyretmekten bile zevk alırdım. | TED | وأحصل على المتعة بمجرد مشاهدتهم نائمون. |
| Yani, saat kaç gibi. Sabah gün ağarırken. Belki, uykuda yakalayabiliriz. | Open Subtitles | كنت دائماً اصطادهم فبل الفجر ربما ستستطيع الامساك بهم وهم نائمون |
| İtfaiyeciler üst katta uyuyor. Başımı derde sokacaksın. | Open Subtitles | الرجال نائمون بالطابق العلوى ستوقعينى فى المشاكل |
| Biz bir kere sihrimizi işletince, sen olsan onların uyuyor olduğunu düşünürdün. | Open Subtitles | عندما نفرغ من سحرنا، قد تعتقدي بأنهم نائمون. |
| Hepimiz uyuyor oluruz. İçki sadece iş sırasında serbest. | Open Subtitles | نحن كلنا نائمون, على كل حال الشراب مسموح فقط للخدمة |
| Genelde bu saatlerde uyuyor olurlar ama ışıklar açık. | Open Subtitles | عادةً هم نائمون في مثل هذا الوقت لكن الإنارة مضاءة |
| Şimdi bu bir soru ile sadece bir crvap verilebilir. Çocuklar uyuyor | Open Subtitles | الان هذا سؤال بإجابة واحدة .. الاطفال نائمون |
| - Uyuyorlar. - Hiçbir şeyin farkında değiller. | Open Subtitles | إنهم نائمون, لا أعتقد أنهم يعلمون بما يجري |
| Bebekler nerede? - Uyuyorlar. - Çok güzel. | Open Subtitles | إنهم نائمون بالتأكيد, من المفترض أن يناموا بعد تناول الطعام |
| Şu anda Uyuyorlar söylediğimiz her şeyi duyup, anlayabiliyorlar. | Open Subtitles | أنهم نائمون الآن، لكنهم يسمعون ويفهمون كل شيء. |
| Baron ve Barones Uyuyorlar, değil mi? | Open Subtitles | البارون والبارونة نائمون , صحيح؟ |
| Bir kısmı uyurken bir kısmı devriye geziyor. | Open Subtitles | بعضهم فى دورية حراسة بينما الأخرون نائمون. |
| Amerika uyurken, ilk Altın Bilet bulunmuştu Almanya'da, Duselheim'in küçük bir kasabasında. | Open Subtitles | ،فبينما نحن نائمون بأمريكا ..وجدت أول تذكرة ذهبية في مدينة دوزلهايم.. الصغيرة بـ ألمانيا |
| Yani, saat kaç gibi. Sabah gün ağarırken. Belki, uykuda yakalayabiliriz. | Open Subtitles | كنت دائماً اصطادهم فبل الفجر ربما ستستطيع الامساك بهم وهم نائمون سايمون |
| Çocuklar uyudu ve bende yatağa gidiyorum. | Open Subtitles | الصغار نائمون وانا ذاهبة الى السرير |
| Nihayet uyudular. Dinlenme zamanı. 45 dakikam var. | Open Subtitles | نائمون ،الحمد لله ،إنه وقت القيلولة عندي 45 دقيقة |
| Birçok insan, ev hayvanları öldüğünde onları uyur gibi gibi görmek isterler. | Open Subtitles | اغلب الناس عندما تموت حيواناتهم يريد منهم ان يستلقوا كأنهم نائمون |
| Uyuyan insanlar, ya da vahşi duygularla davrananlar. | Open Subtitles | وهنا عن أشخاص نائمون تحت سيطرة المشاعر العنيفة والمشاعر الأخرى في صناديق مختلفة |
| Seni bırakırsak, iki gün sonra içeri sızıp hepimizi uykumuzda öldürürsün. | Open Subtitles | أنت تتسلل بالعودة إلى هنا بعد يومين تقتلنا كلنا ونحن نائمون |
| - uyuyorduk. | Open Subtitles | كنا نائمون و بابنا كان مغلق |
| Bizi uykudayken öldürmeyi düşünüyor olabilir. | Open Subtitles | علينا أن نأخذ فى الأعتبار بأنه ربما يقتلنا ونحن نائمون |
| - Çoktan uyuduk bile. | Open Subtitles | أننا نائمون بالفعل. |
| ..bombalar patlarken uyuyarak geçirdi. | Open Subtitles | بوجود انفجارات تدوّي وهم نائمون |
| Fazla ses yapmamaya çalış. Rhett'le Erin uyuyordur. | Open Subtitles | حاولى أن تصعدى بهدوء "ريت" و "ايرين" نائمون الأن |
| Belki uykusunda ölen insanlar aslında rüyalarında düştüklerini ve yere çarptıklarını görüyorlardır. | Open Subtitles | ربما الناس الذين يموتون وهم نائمون ربما يكونوا يحلمون بالسقوط ويضربون الارض |