| Herkes onu saraydan uzaklaştırmak istediyse de güzel prenses herkesin hayatta bir kere dahi olsa bir şansı vardır, diyerek dilenciyi yanına çağırdı. | Open Subtitles | الجميع حاول ان يتخلص منه ولكن الاميرة نادت عليه قائلة الجميع يستحق المحاولة |
| Yapmadım. Dışardaydım çağırdı, ve onu iblisle savaşırken buldum. | Open Subtitles | لم أصل إليها ، لقد كنت بالخارج عندما نادت |
| Mücadele ettim ve o diğer iki hemşireyi çağırdı, ...böylece üç hemşire beni yatağa çiviledi. | Open Subtitles | فبدأت بمعركة, لكنها نادت ممرضتين أخريتين, وعندها فثلاث ممرضات كنّ يمسكنني بشدة.. |
| Bir kez olsun adımı söylerse ona bunu kanıtlayacağım ama beni hiç çağırmıyor. | Open Subtitles | ،إذا نادت علىّ مرة واحدة فقط ،يمكنني إثبات هذا أمامها ولكنها، لا تنادي عليّ |
| Karınız sizi üst kattan çağırdı, kapıdan çıkarken, ama imzaya ihtiyacım var. | Open Subtitles | زوجتك نادت من فوق لتترك الباب لكنى احتاج لتوقيعك |
| Ama doğum sancısı başladığında komşu kadını büyükbabama yemek yapması için çağırdı çünkü... | TED | لكن عندما دنا موعد ولادتها، نادت جارتها لكي تطبخ العشاء لجدي، لأن... |
| Annem sanırım beni o çağırdı. | Open Subtitles | أنها أمي أعتقد أنها نادت عليّ |
| Böylece Lily Teyzeniz Amanda'yı çağırdı. | Open Subtitles | لذا عمتكم (ليلي) نادت (أماندا) |
| Benim adımı söyledi... bir kez. | Open Subtitles | لقد نادت اسمي... |
| Suyun altında, Nicole adımı söyledi. | Open Subtitles | تحت الماء، نادت (نيكول) بأسمي. |