|   Ve aslında, bu bölgede olduğumuz için Çok şanslıyız.    | TED |    وفي الواقع، نحن محظوظون جداً في هذا الإقليم.    | 
|   Bugün buna sahip olduğumuz için Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً لإمتلاكنا هذه هذه الليلة   | 
|   Kendisi de çok iyi bir şair olan Roxeanne Persand aramızda olduğu için çok ama Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً كون روكسي دي بيرساند هي قارئتنا و المعرفة بكتابة الشعر الجيد   | 
|   Hayatımızda, Will gibi bir erkek olduğu için Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً لامتلاك رجل كـ"ويل" في حياتنا   | 
|   Burada olduğu için Çok şanslıyız!   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً للحضيّ بها   | 
|   Benim talimatlarımı hiçe saydığın için Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً انك اخترت ان تتجاهلي اوامري   | 
|   Durumunu olduğu gibi koruduğu için Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً أنها لا تزال سليمة في حالتها   | 
|   - Çok şanslıyız. - Tamam, iyi o zaman, gidin de bana daha çok torun yapın.   | Open Subtitles |    و نحن محظوظون جداً حسناً ، الآن عليكي أن تنشغلي   | 
|   Evet bayanlar baylar,.... ...bu gece Çok şanslıyız,...   | Open Subtitles |    سيداتي سادتي نحن محظوظون جداً الليلة   | 
|   Evet bayanlar baylar,.... ...bu gece Çok şanslıyız,...   | Open Subtitles |    سيداتي سادتي نحن محظوظون جداً الليلة   | 
|   Evet, Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نعم ، نحن محظوظون جداً   | 
|   Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً   | 
|   Burada gerçekten Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً جداً   | 
|   En büyükleri Kathy'nin kelime haznesi yerli yerinde olduğu için Çok şanslıyız.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً الأكبر سناً، (كاثي)، حفظت معظم مفرداتها   | 
|   Çok şanslıyız, Alan.   | Open Subtitles |    نحن محظوظون جداً يا (آلان)   |