| Burda daha elle tutulur bir şeyden bahsediyoruz, Dr. Randall. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن شيء أكثر موضوعية بقليل أيتها الطبيبة راندال |
| Burada sadece bir işten bahsediyoruz. Bütün üniversite masraflarını karşılayabilecek bir işten. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن مهمة واحدة هنا مهمة قد تغطي كل أقساطك الجامعية |
| Burda sorumlu ve adil olan bir topluluktan bahsediyoruz. Oysa biz bilgi marketinde bile adaleti sağlayamıyoruz. | TED | نحن نتكلم عن مجتمع مسؤول، مجتمع عادل وسوي، ونحن لا نطبق العدل حتى في سوق المعرفة. |
| 16 ampul değerinde enerji elde etmek istiyorsanız, o halde sağ alttaki bu sekiz tane altıgenden söz ediyoruz. | TED | إذا أردت الحصول على ما يساوي 16 مصباحاً كهربائياً إذا نحن نتكلم عن هذه الأشكال السداسية الثمانية بالأسفل ناحية اليمين |
| En az altı ay boyunca her gün güçlü bir antibiyotik almaktan söz ediyoruz. | TED | نحن نتكلم عن أخذ مضاد حيوي حاد جداً كل يوم ولمدة ستة أشهر أو أكثر. |
| Güçlendirilmiş pistonlardan, daha büyük turbodan, yeni rotlardan, yeni krank milinden bahsediyorum. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن مكابس معدلة تيربو اقوى , كرانك شافت جديد دعامات جديدة |
| Yönetimi ele geçiren uyuşturucu karteli hakkında konuşuyoruz. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن السيطرة في إحتكارات المخدّرات |
| 2000, 3000 megaton arası bir patlama söz konusu. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن قوة انفجار تبلغ حوالي 2000ألى3000 ميغا طن |
| Sanat filmi. O sayılmaz. Biz film filmlerinden bahsediyoruz. | Open Subtitles | إنه فيلم فنّي، لا يحتسب، نحن نتكلم عن الأفلام السينمائية |
| Yani küresel ısınmadan bahsediyoruz, değil mi? | Open Subtitles | لذا نحن نتكلم عن زيادة عالمية في الحرارة؟ |
| Şunu netleştirelim. Orta kısımdan mı bahsediyoruz? | Open Subtitles | دعنا استوضح هذا اذن نحن نتكلم عن منطقه الوسط |
| Burada araba pazarlığı yapmıyoruz, karını öldürmekten bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتكلم هنا عن بيع سيارة يا جايك نحن نتكلم عن قتل زوجتك |
| Yani, Duke'lardan, Kentucky'lerden, Arkansas'lardan bahsediyoruz. | Open Subtitles | ما اعنيه نحن نتكلم عن دوكس ,كينتاكي , اركانسيس |
| Biz çocuklar bahsetmiyoruz, biz şeytanlar bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتكلم عن الأطفال نحن نتكلم عن المشعوذين |
| Şarkı söylemekten bahsediyoruz, şekerim, domuzlara seslenmekten değil. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن الغناء يا حلوة و ليس صوت الخنازير |
| İki jumbojet uçağı dolusu erkek, kadın ve çocuktan bahsediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن كمية هائلة من الرجال والنساء والأطفال. |
| Burada bir adamın hayatından söz ediyoruz, orospu çocuğu! | Open Subtitles | نحن نتكلم عن حياة الرجل هنا ياإبن العاهرة |
| Burada 20. yüzyıla gelmiş 3 yaşlı cadıdan söz ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن ثلاث شياطين قدامى فى القرن العشرين |
| Beni hazırladı. Bir güç oyuncusundan söz ediyoruz. | Open Subtitles | لقد ساعدت فى ايقاعى نحن نتكلم عن لاعب محترف |
| Otantik şeylerden bahsediyorum. Solucanlı yemekler gibi. | Open Subtitles | . نحن نتكلم عن الأمور الأصلية ، مع الديدان |
| Etrafta bu kadar kadın varken neden Jason Cole hakkında konuşuyoruz? | Open Subtitles | لماذا بحق الجحيم نحن نتكلم عن جايسون كول |
| Bize, kitle imha silahları dahil her şeyleriyle saldırırlarsa 700.000 Güney Koreli'nin ölmesi söz konusu. | Open Subtitles | اذا كان الكوريين الجنوبيين على حق,فان ضربتنا سوف تنشىء هجوم معاكس نحن نتكلم عن من 700 الف الى مليون كورى جنوبى سيموتوا |
| - büyükanne... çocuklar hakkında konuşuyorduk... bu benim torunum, Anjali. | Open Subtitles | نحن نتكلم عن الابناء هذه حفيدتى انجلى |