| Bu evde bir geceden fazla kalmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لن ندعهم يقضون أكثر من ليلة . واحدة بهذا المنزل |
| Şah mat etmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | ولا يمكن أن ندعهم يقتلون الملك,اليس كذلك؟ |
| bırakalım işlerini yapsınlar ve biz de mürettebat bölümde bir şeyler içelim. | Open Subtitles | هيا ، دعينا ندعهم يقوموا بعملهم ونذهب لتناول شراب في صالة الطاقم |
| Bu insanları(! ) böylece burda bırakamayız. | Open Subtitles | ولا يمكن أن ندعهم يعانوا من هذا ونرحل |
| Bizle oynamalarına müsaade mi edeceğiz? | Open Subtitles | لا يمكننا أن ندعهم يفعلون ذلك بنا |
| Oraya bir biyolog ekibi gönderip onların karar vermesine izin verelim. | Open Subtitles | حَسناً، دعنا نُرسل فريق من علماء الأحياء هناك ندعهم يكتشفون ذلك |
| Kendi sahamızda Bizi yenmelerine izin vermeyeceğiz, değil mi? | Open Subtitles | لن ندعهم يعبثون بنا في بيتنا، أليس كذلك؟ |
| Asla, asla yaklaştırmayın onları | Open Subtitles | لا ندعهم أبداً لا ندعهم أبداً |
| Seni bulmalarina da izin veremeyiz. | Open Subtitles | و لا نستطيع أن ندعهم يعلمون بوجودك الآن عندما كنتي طفلة صغيره |
| Burası ideal bir yer... ve o yüzden buraya girmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | هذه نقطة جيدة لاطلاق النار. لذلك لن ندعهم يسيطرون عليها |
| Haliyle vaktinden evvel varlığımızı öğrenmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | وعليه، لا يمكننا أن ندعهم يكشفوا وجودنا قبل الوقت المناسب. |
| onların dükkanda uçuşmalarına izin veremeyiz ki. | Open Subtitles | نحن لانستطيع ان ندعهم يطيرون حول المتجر |
| Bahçeye zarar vermelerine izin veremeyiz Pazu. | Open Subtitles | لا يمكننا أن ندعهم يدمرون الحديقة "بازو" |
| Ben diyorum ki arkamıza yaslanalım ve bırakalım Nazileri yok etsinler. | Open Subtitles | أري أن نركن للسكون و ندعهم يدمروا النازيين |
| Ben arkamıza yaslanıp Nazileri halletme işini onlara bırakalım derim. | Open Subtitles | أري أن نركن للسكون و ندعهم يدمروا النازيين |
| Bunu onların yanına bırakamayız. | Open Subtitles | لا يمكن أن ندعهم ينجون بفعلتهم |
| Sana zarar vermelerine müsaade etmeyeceğiz. | Open Subtitles | لن ندعهم يؤذونك |
| Ön kapıya yönelmelerine izin verelim ve sonra kafalarının arkasına silahlarımızı sıkıştırırız. | Open Subtitles | ندعهم يعبرون الباب الأمامي. وثمّ نهرس مسدساتنا في خلفية رؤوسهم. |
| Kendi sahamızda Bizi yenmelerine izin vermeyeceğiz, değil mi? | Open Subtitles | لن ندعهم يعبثون بنا في بيتنا، أليس كذلك؟ |
| Asla, asla yaklaştırmayın onları | Open Subtitles | لا ندعهم أبداً |
| - Biliyor musun, Henry ya onlar Bizi bulsunlar, ya da biz onlara gidelim. | Open Subtitles | أتعلم شيئاً؟ إما ندعهم يأتون لنا أو نحن نذهب لهم |
| İstedikleri şeyi yapmalarına izin vermek sence akıllıca birşey mi? | Open Subtitles | حسنا, اوروكو؟ هل ترين انه من الحكمة لان ندعهم يفعلون مايرغبون به؟ |
| Bu biraz üzücü. Onları serbest bırakmalıyız. | Open Subtitles | .إنه شئ حزين ،علينا أن ندعهم يخرجون من هنا |
| - Pekala. Çevreye dönün. Gitmelerine izin vermemiz gerekecek. | Open Subtitles | حسناً عودوا الى الحافله سوف ندعهم يغادرون |
| Bırak satın alsınlar. Davayı almalarına biz izin veriyoruz. | Open Subtitles | دعهم يشتروها لا، نحن ندعهم يشترون القضية |
| Kazanmalarına izin vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب علينا أن ندعهم يفوزوا كونور هو مدرب للحياة التجارية |