| Shavadai'da, en düşük seviyeli erkek bile... - ...kadınları arasında reistir. | Open Subtitles | عند قوم الشافاداي، حتى ادنى رجل هو زعيم بين نسائه |
| Getirdiği kadınları, çocuklarını sakat bırakıp elinde tutuyor. | Open Subtitles | يُسيطر على نسائه بتسريح أبناءهم فى الشوارع |
| Öldürmedi, Vogel'ın bir şeyi yok. Yates, kadınları birkaç hafta tutuyor. | Open Subtitles | لم يقتلها، إنّها بخير إنّه يبقي على نسائه أحياء لأسابيع |
| Don Juan balkonlara tırmanmak ve düello yapmak zorundaydı ve sanırım, bunu kadınlarını ayrı tutmak için yapardı. | Open Subtitles | أجداد سير تشارلز كانوا يتسلقوا الشرفات ويتقاتلونبالمبارزهحتى يظفروابإمرأه... وكماأفهم.. أنه أبقى نسائه منفصلات. |
| Ve anladığım kadarıyla, kadınlarını birbirinden ayrı tutuyor. | Open Subtitles | وكماأفهم.. أنه أبقى نسائه منفصلات. |
| Altınını ve kadınlarını istediğinizi biliyor. | Open Subtitles | إنه يعرف أنكم تحبون نسائه و ذهبه |
| Onun kadınlarından bir tane daha. | Open Subtitles | واحدة أخرى من نسائه. |
| kadınları konusunda hep bir aptaldı. | Open Subtitles | . إنه دائماً أحمقاً من أجل نسائه |
| Sürekli kadınları aşağılar. | Open Subtitles | إنه ينهي احتقار كل نسائه |
| Sürekli kadınları aşağılar. | Open Subtitles | إنه ينهي احتقار كل نسائه |
| Ev hayvanat bahçesi, öğrenci yurdu gibi. Alex ve kadınları festivali... | Open Subtitles | هذه حديقة حيوانات، بيت مجانين، بوجود (آليكس) وموكب نسائه... |
| Ölmeden önce Declan'ı görürsen, ona kadınlarını koruyamadığını söyle. | Open Subtitles | إذا قابلت "ديكلان" قبل أن تموتى أبلغيه أنه لا يمكنه حمـاية نسائه |
| Onun kadınlarını bana sakın bir daha anlatma. | Open Subtitles | لا تكلمني أبداً عن أي من نسائه الأخريات |
| Wendy haklı. Sanırım onu kıskanıyorum. Limuzinlerini, parasını, kadınlarını. | Open Subtitles | (ويندي) على حق, أنا ربما أشعر بالغيرة بسبب سياراته و نسائه و امواله |
| - kadınlarını götürdüğü yer. | Open Subtitles | -حيث كان يأخذ نسائه |
| Ann'e karşılık kendi kadınlarından altı tane teklif ediyor. Onu bu işe sen bulaştırdın, Denham. | Open Subtitles | يعرض مقايضة ستة نسائه مقابل (آن) |