| biz onun koruma düşürmek için alınamıyor biz modeli, açamıyorum ise, biz, çocuğun çevirmek mümkün olacak ya olmayacak. | Open Subtitles | إذا لم نستطيع أن نحول التمثال إذا لم نستطع أن نأخذه إلى الأسفل فلن نستطيع أن نحوّل الطفل أيضاً |
| Eğer polislerin elinde de bunlar varsa ve biz bulamazsak, onlar da bulamazlar. | Open Subtitles | إن الشرطة تملك الملفات نفسها فإن لم نستطع إيجاد الخطأ، فلن يجدوه هم |
| biz böylesi bir kara deliğin gölgesini hiç görmedik, ama kara delikler duyulabilir, görülemeseler bile. | TED | لم نستطع قط مشاهدة ظل ثقب أسود كهذا، لكن يمكن سماع الثقب السوداء، رغم أنه لم يتم مشاهدتهم. |
| Bir ayağının kısa olmasından dolayı dans edemedik, ama punç çok lezzetliydi. | Open Subtitles | لم نستطع الرقص بسبب قدمها العرجاء و لكن الشراب كان لذيذ الطعم |
| Ziyaretçilerin güvenliklerini temin edemezsek başımız çok vahim bir belâya girer. | Open Subtitles | إن لم نستطع ضمان سلامة الضيوف فسنقع في مشكلة كبيرة |
| Zanlıların buraya geldiğini kanıtlayamadığımız sürece... katilleri şu ip parçasıyla bağlantılandıramadığımız sürece... onları kimse asamaz. | Open Subtitles | ما لم نستطع اِثبات وجود المشتبة بهم فى هذا المكان, ما لم نستطع الربط بين القتلة وقطعة الحبل هذه, فلن يُشنَقوا أبداً. |
| Kusura bakmayın geciktik ama taksi bulamadık bulduğumuz taksi de yavaş çıktı... | Open Subtitles | مرحباً. آسفة على التأخير لكننا لم نستطع ان نحصل على سيارة أجرة |
| yapamazsak, Goa'uld'a karşı yeni bir taktik avantaja ihtiyaç duyacağız. | Open Subtitles | إذا لم نستطع , فسنحتاج لمخطط جديد ومتقدم ضد الجوائولد |
| Bağlantı koptuktan sonra, iptal kararı aldık ama başaramadık. | Open Subtitles | عندما فقدنا الاتصال حاولنا ايقافها لكننا لم نستطع |
| biz onu bulamıyorsak, Dalchimsky de bulamaz. | Open Subtitles | لو لم نستطع العثور عليه دالشميسكي لن يستطيع |
| Şunu unutma Christy, biz seni anlayamasak da Tanrı anlar. | Open Subtitles | وتذكر دائما ,حتى وإن لم نستطع نحن أن نفهمك فالرب يفهمك |
| Başkasını kullan. Artık biz bu işi yapmak istemiyoruz. | Open Subtitles | استعمل مورد آخر اذا لم نستطع تدبر هذا الامر من يستطيع؟ |
| Orada ölebilirlerdi ve biz de hiçbir şey yapamazdık. | Open Subtitles | من المحتمل انهم كانوا سوف يموتوا هناك و لن نستطع القيام بشيء |
| biz tüm bölgeyi kontrol ettik. | Open Subtitles | لقد بحثنا في جميع انحاء الجبال ولم نستطع العثور على جثته |
| biz Red Camel'a gidemezsek... ..Red Camel bize gelir. | Open Subtitles | إن لم نستطع الدخول للجمل الأحمر الجمل الأحمر سيأتي إلينا |
| Üzgünüm, sabah gelemedim, çünkü Debra ile biz yataktan çıkamadık. | Open Subtitles | أنا آسف لم أستطع القدوم هذا الصباح لأنه انا وديبرا لم لم نستطع الخروج من الفراش |
| Eğer biz onu durduramazsak, o kendisini durdurmaz. | Open Subtitles | لو لم نستطع ان نوقفة عن حدة فلن يتوقف من نفسة |
| Helikopter pilotları ile helikopterin sahipleri arasında Votka yüzünden bir ödeme tartışması çıktı ve orada kaldık. Yola devam edemedik. | TED | كان هناك نوع من الجدل حول الدفع بسبب الفودكا بين كابتن الهيلوكبتر ومالكي الهيلوكبتر، لذلك علقنا. ولم نستطع التحرك. |
| Eğer onları yok edemezsek en azından düşünmeleri için bir şey veririz. | Open Subtitles | أنا برأي إذا لم نستطع قهرهم فعلينا أن نعطيهم شيء ينشغلون ويفكرون به |
| onları gömememiştik çünkü topçu ateşi hâlen sürmekteydi. | Open Subtitles | ولم نستطع دفنهما لأن القصف كان مستمراً حتى وقتها |
| Herhangi bir adres de bulamadık ki, bu hiç mantıklı değil. | Open Subtitles | لم نستطع ايجاد اي عنوان اصلاً مما يجعله غير منطقي بالمره |
| Eğer bu DNA testini yapamazsak, masum bir adam hapse girecek. | Open Subtitles | إن لم نستطع إيجاد الوسيلة لمضاعفة تلك العينة سيدخل رجل بريء للسجن |
| İkimizi birden içeren bir hayat kurmayı asla başaramadık. | Open Subtitles | لم نستطع حقا بناء حياة معا والتي تحتوينا معا |
| Çok fazla uzmana götürdüm, ama ona bir türlü ulaşamadım. | Open Subtitles | أخذته إلى العديد من الأخصائين لكن لم نستطع التأثير عليه |
| Ailelerimizle temas kuramadık. | Open Subtitles | لم نستطع العثور على عائلتينا أخبرونا أن أشياء مريعة قد حدثت |
| Çıkış yapamıyorsak bu oyunun geleceğini tehlikeye atar. | Open Subtitles | إذا لم نستطع الخروج فسيشكّل ذلك مشكلة عويصة لمستقبل اللعبة |