| balığa çıkardık. Hatta oltama yemi kendim takardım. | Open Subtitles | كنا نصطاد السمك معاً,حتى أنني كنت أضع الطعم على صنارتي |
| Yarın balığa çıkalım. | Open Subtitles | دعنا نصطاد السمك غداً |
| Hâlâ balığa gideriz. | Open Subtitles | لا نزال نصطاد السمك معاً. |
| Sabahları balık tutar, öğleden sonra kafaları çeker geceleri de kumar oynarız. | Open Subtitles | نستطيع أن نصطاد السمك فى الصباح ونحتسى الشراب عصراً ونستطيع أن نلعب الورق مساءاً |
| Büyük bir evimiz olur. Her gün avlanıp balık tutar, tekila içeriz. | Open Subtitles | أعني يكون لنا منزل كبير و نصطاد السمك و نشرب تاكيلا كل يوم |
| Doug'la balık tuttuğumuz köprüyü biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفين ذلك الجسر الذي نصطاد السمك عليه أنا و دوج؟ |
| balık tuttuğumuz yer. | Open Subtitles | - ذلك المكان الذي نصطاد السمك به |
| Hâlâ balığa gideriz. | Open Subtitles | لا نزال نصطاد السمك معاً. |