| Teorilerine göre, bu şampuan şişesi kılığına girmiş bir seks oyuncağıydı, ...kadınlar bunu seks oyuncağı olarak denemek istiyor, ...ama almaya utanıyorlardı, çünkü neye benzediği biliyorlardı. | Open Subtitles | نظريتهم كانت مع ذلك لعبة جنسية إنها طريقة تنكرية عبوة الشامبو النساء يرغبن فى أن يجربن لعبة الجنس |
| Teorilerine göre yaratıklar nüfusun ancak bir bölümünde büyüyebiliyor. | Open Subtitles | نظريتهم هى, إنهم سوف يظهرون فى نسبة مئوية صغيرة من السكان الواضحين |
| Teorilerine göre, tamamen gerçeği söyleyerek iyi bir izlenim bırakma baskısından kurtulup gerçek anlamda özgür olabiliriz. | Open Subtitles | إن نظريتهم أن نتكلم بالصدق المطلق فسنحرر نفسنا من أي ضغط و بالتالي نكون أحرارٌ حقاً |
| Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar çünkü evet cevabı alıp teorilerini yanlış çıkarmak istemezler. | TED | لكن أغلب الناس يخافون اختبار 4, 12, 26 لأنهم لا يريدون أن تكون الإجابة نعم فيثبتون بذلك أن نظريتهم المفضلة خاطئة |
| Sanırım kendi teorilerini seçene kadar büyümelerini bekleyeceğiz. | Open Subtitles | أعتقد بأننا سننتظرهم حتى يكبروا لحد كاف ليختارون نظريتهم الخاصة بنفسهم |
| Doktorun yaptığı diş analizi teorilerini destekledi. | Open Subtitles | "سجلات طبيب الأسنان أكّدت نظريتهم". |
| teorileri buymuş. Ya da inanç ya da efsane. | Open Subtitles | كانت تلك هي نظريتهم أو اعتقادهم أو خرافتهم. |
| teorileri buymuş. Ya da inanç ya da efsane. | Open Subtitles | كانت تلك هي نظريتهم أو اعتقادهم أو خرافتهم. |
| teorilerini doğruluyor. | Open Subtitles | واكتشفت أن نظريتهم كانت صحيحة |
| Soru sormayı bırakıp teorileri çerçevesinde davayı kurmaya başlarlar. | Open Subtitles | فإنهم يتوقفون عن طرح الاسئلة و يبدأون ببناء القضية حول نظريتهم |
| En son teorileri, suç ortağının cenaze törenindeki birisi olduğu. | Open Subtitles | أحدث نظريتهم هي أن متواطئ كان شخص في الجنازة. |