İyi deneme, anne, ama ikimizde biliyoruz ki bahisler bu midilli üstüne. | Open Subtitles | امي, انها فكره رائعة, لكننا نعرف انه هذا الحصان الذي نراهن عليه. |
İkimizde biliyoruz ki sen ve ben şu an ki durumumuzda olmamalıyız | Open Subtitles | انت وانا، على حد سواء نعرف انه كان ينبغي ان نكون معا. |
Ve biliyoruz ki 60'lar ve 70'lerde volkanikti. | TED | وكنا نعرف انه باقي بركاني ما بين عام 60،70. |
İyi olduğunu bu kadar bildiğimiz bir şeyden nasıl vazgeçiyoruz anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أتخيل أن نتخلى عن شئ نحن نعرف انه جيد |
Şu ana kadar bildiğimiz en az 40 kurbanı var. | Open Subtitles | حاليا نعرف انه يوجد على الأقل 40 منهن |
Onu çok ciddiye almadık ama, deli olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | لقد سايرناه كثيرا لكننا نعرف انه ليس مجنون |
Herhalde artık en azından serbest bir su canavarı olmadığını biliyoruz... | Open Subtitles | الآن بما اننا نعرف انه لا يوجد ليفيتان طليق |
Kısaca bu tip karşımlar yapabiliriz çünkü biliyoruz ki yemek pişirerek, bunları dönüştürmemiz mümkün. | TED | يمكننا ان نصنع هذه الخلائط لاننا نعرف انه وبواسطة الطبخ يمكننا ان نحول كل شيء الى الشاكلة التي نراها |
Sen de ben de biliyoruz ki bunun ortaya çıkmasını istemeyecektir. | Open Subtitles | و أنا و أنت نعرف انه لم يكن يريد لأي من هذا أن يحدث. |
Fakat biliyoruz ki bu senin konuşmaktan çekindiğin zor bir durum olabilir. | Open Subtitles | لكننا نعرف انه شيء تجد فيه صعوبة للتحدث عنه |
Sağnak yağmur yağarken taksiye binmiş yani kesinlikle biliyoruz ki pek yakın arkadaşı yok. | Open Subtitles | تسنى له ركوب تكسي تحت المطر الغزير لذا نعرف انه ليس اسودا |
Hepimiz yorgunuz, hepimiz acıktık, ve son olarak da biliyoruz ki bu pizzadan biraz yiyince, birbirinizi ne kadar çok sevdiğinizi hatırlayacaksınız. | Open Subtitles | كلنا تعبون كلنا جائعون وكلنا نعرف انه ما ان تحصلوا على بعض من البيتزا ستتذكرون كم تحبوا بعضكم |
Ve biliyoruz ki, ne zaman birini veya bir şeyi çok arzulasa, genelde işi sonuna kadar götürür. | Open Subtitles | ونحن نعرف انه عندما يهوى شخصا أو شيئا ما فإنه عادة ما يذهب الطريق كله |
Tom, ikimiz de biliyoruz ki, bu gizlilik yasalarının ihlali. | Open Subtitles | توم, أنت وأنا نعرف انه منافٍ للقانون |
Mesela, biliyoruz ki bir zamanlar burada, | Open Subtitles | على سبيل المثال، نحن نعرف انه كان يوجد هناك ذات مرة... |
Ama kimin olduğunu görmemiş; fakat biliyoruz ki evde senden ve Amy'den başkası yoktu. | Open Subtitles | ولكننا نعرف انه لم يكن احد في المنزل غيرك وايمي فقط الفيلم من ترجمة __كينو |
Bunun senin küpen olmadığını biliyoruz. Neden bunun hakkında yalan söyledin? | Open Subtitles | حسنا نحن نعرف انه ليس قرطك لماذا كذبت بشأن ذلك؟ |
Hayvanlara işkence ederek insanlar hakkında bir şey öğrenebileceğimiz bir çağın hiç olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف انه لم يكن هناك عصر يمكن أن نتعلم فيه شيئا عن الوظائف العضويه للانسان عن طريق تعذيب الحيوانات ؛ |