| Yalnızca odamda çalışıyordum. Ve sonra biraz Uykum geldi. Daha sonra da yalın ayak sokaktaydım. | Open Subtitles | كنت أدرس بغرفتي، ثم أصبحت نعسانة نوعاً ما، وبعدها أفقت بعرض الشارع حافية القدمين |
| Lütfen beni eve götürün, ikiniz içmeye devam edersiniz benim Uykum var! | Open Subtitles | أرجوك خذني للمنزل، يمكنكما أنا تذهبا للشرب وحدكما أنا نعسانة |
| Aç , azgın veya uykulu olma şansın var mı? | Open Subtitles | أهُنالِكَ فرصة أن تكونِ جائِعة, مُثارة, أو نعسانة |
| Sesin uykulu geliyor. Kusura bakma, çocuk. | Open Subtitles | نعم ، تبدين نعسانة أَنا آسفُ ، صغيرتي |
| Uyan hadi uykucu. Derse geç kalmak istemezsin. | Open Subtitles | استيقظي يا نعسانة لاتودّي التأخر عن المدرسة |
| Uykun gelmeye başlayacak. | Open Subtitles | ستكونين نعسانة. |
| - Uykum yok. - Çiçeğimi izlemek istiyorum. | Open Subtitles | لست نعسانة أريد النظر إلى زهرتي |
| - Uykum yok. - Çiçeğimi izlemek istiyorum. | Open Subtitles | لست نعسانة أريد النظر إلى زهرتي |
| Çok Uykum var. | Open Subtitles | أبدو نعسانة جدا |
| -Benim pek Uykum yok. Senin? | Open Subtitles | -أتعرف، لست نعسانة جداً، و أنت؟ |
| - Ayrica çok Uykum var. | Open Subtitles | الى جانب انني نعسانة للغاية |
| - Birinin uykusu varmış. - Biraz Uykum var. | Open Subtitles | ـ أحد ما نعسان ـ أنا نعسانة |
| Burada uykulu gözlerle esnemen gerektiği böylece köpeği korkutmayacağın yazıyor. | Open Subtitles | "يقول "أن تجعل عيناك نعسانة ثم تتثائب "لكي يشعر الكلب أنك لست مخيفا" |
| Kronik yorgunluğundan dolayı hep uykulu musun yoksa? | Open Subtitles | هل أنتِ نعسانة من إجهادك المزمن؟ |
| - uykulu gibisin. Yeni mi kalktın? | Open Subtitles | - تبدين نعسانة ,هل استيقظت الان؟ |
| uykulu görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين نعسانة للغاية |
| Uyan, uykucu! Kahvaltı hazır. | Open Subtitles | إستيقظْ ي يا نعسانة الفطور جاهز |
| uykucu şey. Neler oluyor? | Open Subtitles | عيون نعسانة ما يجري، يا رجل؟ |
| Haydi, uykucu. | Open Subtitles | -هيا يا نعسانة |
| Dalıyorum. | Open Subtitles | أنت نعسانة. |