"نعمل معاً" - Translation from Arabic to Turkish

• birlikte çalışıyoruz
• birlikte çalışmamız
• Birlikte çalışmak
• beraber çalışıyoruz
• birlikte çalışmalıyız
• birlikte çalışacağız
• birlikte çalışmıyoruz
• beraber çalışmak
• Birlikte hareket
• birlikte çalışabiliriz
• beraber iş
• Birlikte iş
• birlikte çalışmıyor
• Birlikte çalıştığımızı

Sen ve ben, birlikte çalışıyoruz. ve... ve hepsi bu.
لا بأس معي أنا وأنتِ نعمل معاً وهذا كلّ شيء

On yıldır birlikte çalışıyoruz, beş yıldır birlikte yatıyoruz ve üç yıldır evliyiz.
نعمل معاً منذ عشر سنوات، على علاقة ببعضنا لخمس سنوات ومتزوجان منذ ثلاثة.

birlikte çalışmamız lazım.
من المفترض أننا نعمل معاً المرة القادمة حاولي التحدث معي

Birbirimizin boğazına saldırmak yerine Birlikte çalışmak ikimizin de faydasına olabilir, ne dersin?
بدلاً من ذبح كلاً منا الاخر ربما من المربح ان نعمل معاً ما رايك ؟

Kız arkadaşınla ilgili bir amacım yok. beraber çalışıyoruz. Hepsi bu.
ليست لدي رغبة بصديقتك نحن نعمل معاً و هذا كل شيء

Ama dünya tehlike altında ve hayatta kalmak için birlikte çalışmalıyız.
لكن العالم في خطر و علينا أن نعمل معاً للنجاة

Sen ve ben, birlikte çalışacağız diyorsun? Mmm hmm. Kaybedecek neyimiz var?
أنت و أنا ، نعمل معاً ماذا لدينا لنخسره ؟ هل يمكنني قول كلمة ؟

birlikte çalışmıyoruz bunu aklından çıkarma.
نحن لا نعمل معاً، أبقي هذا في ذهنك نحن لا نعمل معاً

Bize bak, birlikte çalışıyoruz. Asla bir işim olmadı.
أنظرى إلىّ نحن نعمل معاً لم يكن لى وظيفة قط

birlikte çalışıyoruz. Yetişkiniz, değil mi?
حيث أننا نعمل معاً, ونحن راشدين, أليس كذلك؟

birlikte çalışıyoruz diye ayrılmamız gerek demiştin.
لقد قلتي أننا يجب أن ننفصل لأننا نعمل معاً

Geri kalanını sana bir bildiriyle göndereceğim çünkü biz birlikte çalışıyoruz be!
سأرسل مذكرة بالباقي إلى مكتبك، لأننا نعمل معاً الآن

Bunu başarmak istiyorsak, birlikte çalışmamız gerekecek.
لو نريد النجاح فى فعل ذلك يجب أن نعمل معاً

Anlaşıyor olmamız gerekmiyor. Sadece Birlikte çalışmak zorundayız o kadar.
العودة للعمل , ليس من الضروري أن نتعامل بود , نحن فقط علينا أن نعمل معاً

Onları alt etmenin tek yolu Birlikte çalışmak kaynaklarımızı ve yeteneklerimizi birleştirmekten geçiyor.
و الطريقة الوحيدة لهزيمتهم اقتضَت أن نعمل معاً موحّدين مقدّراتنا و مواهبنا

Profesör ve ben, yıllardır beraber çalışıyoruz.
مؤهل ؟ لسنوات عديدة , انا والأستاذ كنا نعمل معاً

Bir planım var, ancak hepimiz onu durdurmak için birlikte çalışmalıyız.
, لديّ خطة لكن علينا جميعاً أن نعمل معاً لايقافه

İlacı kesmelerine izin vermeyeceğim. birlikte çalışacağız.
لن ندعهم يتركوا الدواء،سوف نعمل معاً

İkimizin kaderini de değiştirmek için neden birlikte çalışmıyoruz?
دعني أخبرك بأمر، لم لا نعمل معاً لتغيير مصيرنا نحن الاثنين؟

Birbirimizin boğazını kesmek yerine beraber çalışmak yararlı olabilir.
، بدلاً من ذبح كلاً الاخر ربما من المربح أن نعمل معاً

Birlikte hareket etmeliyiz. Neler oluyor?
علينا أن نعمل معاً لتحقيق السلام

Size rapor vermemi önerdi, belki birlikte çalışabiliriz.
اقترح أن أبلغك التقرير وربما نعمل معاً.

- Zaten beraber iş yapıyoruz, üçümüz.
-نحن نعمل معاً بالفعل ، ثلاثتنا

Bir fikrim var! Birlikte iş yapmalıyız.
أنا عندي فكرة ينبغي لنا أن نعمل معاً

Neden birlikte çalışmıyor ve daha önce sonlandırmıyoruz?
لمَ لا نعمل معاً ونصل إلى هناك أسرع؟

Henüz tüm ortaklarımın bizim Birlikte çalıştığımızı bilmelerini istemedim.
لم أرد أن يعلم جميع مساعديّ أنّنا نعمل معاً بعد